15 Temmuz 2025 Salı

15:20   SILIVRI’DE EKREM İMAMOĞLU’NU ZIYARET EDEN MANSUR YAVAŞ: “DURUŞMA CANLı YAYıNLANSıN. İDDIALARı, SAVUNMALARı HERKES GÖRSÜN”   14:50   İBB MECLISI’NDE TARTıŞMA... BAŞKANVEKILI NURI ASLAN’DAN MHP’LI BAŞKANVEKILI AYHAN’A TEPKI   14:49   TUTUKLU AVUKAT PEHLIVAN’DAN AVUKATLARA VE BAROLARA ÇAĞRı: "SAVUNMA HAKKı IÇIN YARıN SILIVRI’DE OLUN"   14:47   ÖZGÜR ÖZEL: “TÜRKIYE’NIN BIRINCI PARTISIYLE MUHATAP OLAN, BIRINCI PARTISIYLE MUHATAP OLDUĞUNU BILEREK KONUŞACAK”   14:46   EKREM İMAMOĞLU: "15 TEMMUZ’DA, DEMOKRASIYE SAHIP ÇıKARKEN ŞEHIT OLAN VATANDAŞLARıMıZı RAHMETLE ANıYORUM"   14:40   CHP’LI GÜLCAN KıŞ: “TÜRKIYE İCRALıK VATANDAŞLAR ÜLKESI OLDU!”   09:27   ADANA’DA SEÇIMIN TARIHI BELLI OLDU   09:25   TOROSLAR’DA “KARDEŞ GÖÇERLER YÖRÜK ETKINLIĞI”NE GERI SAYıM BAŞLADı   09:22   TÜRKIYE’DEN DÜNYAYA YAYıLAN GÜVENIN ADı; TRIMBOX 18 YAŞıNDA   09:20   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI’NDEN 20 BIN KIŞIYE AŞURE İKRAMı    23:49   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYE MECLISI’NIN TEMMUZ AYı 1. BIRLEŞIMI GERÇEKLEŞTIRILDI   21:19   BU MILLET DIZ ÇÖKMEDI, ASLA ÇÖKMEYECEK   21:16    MEZITLI’DE KıRSAL MAHALLE YOL SEFERBERLIĞI BAŞLATıLDı   21:14   BÜYÜKŞEHIR MERCAN BILIM MERKEZI’NDE ÇOCUKLARA AFET EĞITIMI VERILIYOR   21:10   BÜYÜKŞEHIR 5 MAHALLEYI BIRBIRINE BAĞLAYAN BEYDILI GRUP YOLUNA GÜVENLI VE KONFORLU DOKUNUŞ GETIRDI    21:05   DENIZ YÜCEL: “MANAVGAT RÜŞVET KUMPASıNıN BAŞ AKTÖRÜ ENGIN TÜTER, CENGIZ COŞAR VE HÜSEYIN CEM GÜL KESIN IHRAÇ ISTEMIYLE DISIPLINE SEVK EDILDI”   14:04   AHMET ÖZER’E TAHLIYE KARARı... ALI MAHIR BAŞARıR: "KENT UZLAŞıSı’NDAN BELEDIYELERIMIZE ATANAN KAYYıMLAR DERHAL ÇEKILMELI"   10:01   ŞILE BELEDIYE BAŞKANı KABADAYı TUTUKLANDı...GÖKAN ZEYBEK: “MILLETIMIZ SANDıK GÜNÜ GELDIĞINDE IRADESINE DOKUNANLARA DERSINI VERECEK”   01:05   BAŞKAN SEÇER VE MERAL SEÇER, MERSIN CEMEVI TARAFıNDAN DÜZENLENEN AŞURE PROGRAMı’NA KATıLDı   20:09   BÜYÜKŞEHIR’IN ZAFER KUPASı’NDA 42 TAKıM ŞAMPIYONLUK İÇIN MÜCADELE VERECEK  
 
     
   

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ DAVASI DANIŞTAYDA. AVUKAT GÜLBAHAR: "EMNİYET GÜÇLERİNİN PSİKOLOJİK TERÖRÜNE MARUZ KALDIK"


Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü avukat Hülya Gülbahar, Danıştay`da süren İstanbul Sözleşmesi davası öncesinde sabah saatlerinde polisin sergilediği tutumu eleştirdi. Gülbahar, “Emniyet güçlerinin psikolojik terörüne maruz kaldık. Manipülasyonuna maruz kaldık. ‘Duruşma mı, basın toplantısı mı?` diye tehdit edildik. Bu nedenle de duruşmaya geç girmek zorunda kaldık” dedi.

 

Tarih : 23 Haziran 2022 Perşembe 21:40   Okunma : 742

Haber: TAMER ARDA ERŞİN - GÜRKAN DEMİRTAŞ

Kamera: KEMAL SEVİNDİRİCİ- ÜNAL AYDIN

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü avukat Hülya Gülbahar, Danıştay`da süren İstanbul Sözleşmesi davası öncesinde sabah saatlerinde polisin sergilediği tutumu eleştirdi. Gülbahar, “Emniyet güçlerinin psikolojik terörüne maruz kaldık. Manipülasyonuna maruz kaldık. ‘Duruşma mı, basın toplantısı mı?` diye tehdit edildik. Bu nedenle de duruşmaya geç girmek zorunda kaldık” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın imzası ile İstanbul Sözleşmesi feshedildi. Feshe karşı Danıştay 10. Dairesi`nde açılan davalarda bugün; TMMOB, TTB, Körfez Ankara Diş Hekimleri Odası, Çanakkale Feminist Dayanışma, Bağımsız Kadın Dayanışması ve 11 baronun başvuruları bugünkü duruşmada görüşüldü. Danıştay savcısı, daha önceki üç görüşünü değiştirmeyerek, “Dava konusu düzenlemenin iptalinin gerektiği düşünülmektedir” görüşünü bildirdi.

Bugünkü duruşma sonrasında akşam saatlerinde Danıştay önünde açıklama yapan EŞİK gönüllüsü avukat Hülya Gülbahar, bugün polis tarafından tehdit edildiklerini söyledi. Gülbahar, “Emniyet güçlerinin psikolojik terörüne maruz kaldık. Manipülasyonuna maruz kaldık. ‘Duruşma mı, basın toplantısı mı?` diye tehdit edildik. Bu nedenle de duruşmaya geç girmek zorunda kaldık. Bu tutumu tamamen barışçıl basın açıklaması yapma girişimimizi engellemeye çalışan emniyetin bu tutumunu kınıyoruz” dedi.

Gülbahar, Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın avukatlarının daha önceki savunmalarını tekrarladığını aktararak, şunları belirtti:

“Sadece kadınlar için değil. Türkiye için, Türkiye`nin Anayasası ve hukuk devleti için çok tehlikeli iki argüman tartışıldı. Bu argümanlardan birisi Cumhurbaşkanının yaptığı işlemlerin yargı denetimine kapalı olduğu iddiası. Bu iddia kabul edilirse Cumhurbaşkanı uluslararası sözleşmeler, yasalar her türlü işlemi yapabilir. Oysaki Anayasa`ya açıkça aykırı olduğu gibi daha geçtiğimiz yıl Anayasa`nın verdiği, anayasal yetkisi olmayan hiçbir işlemi Cumhurbaşkanının yapamayacağına ilişkin kararlara da örnek verdik. O karar da şu, üniversiteler kanunla kurulacağına göre üniversitelere akademisyen bile atayamaz Cumhurbaşkanı. Bunu bu ülkenin Anayasa Mahkemesi 2021 yılında verdiği kararla net bir şekilde söyledi.

“HANİ ELİNİZDEKİ ARAÇLAR YETERLİYDİ”

Cumhurbaşkanını bütün işlemlerine karşı yargı yolu kapalıdır diyerek ve bunu sürekli tekrarlayarak buna inanmamızı ya da bunu kabullenmemizi istiyorlar. Tabii ki kabullenmeyeceğiz. En azından hala bu konu ile ilgili Anayasa Mahkemesi ve diğer mahkemelerden bir parça da olsa umudumuz var. İkinci argüman ise Cumhurbaşkanının kendi çıkardığı 9 No`lu kararnamesinde, Anayasa`nın 90`ıncı Maddesindeki temel haklarla Meclis onayının gerektirdiği düzenlemeyi unutmuş olması. Unuttuğu için de Cumhurbaşkanı kararının geçerli olduğunu iddia edilmesi. Bu iddiaya ilişkin de yeterli açıklama yaptık. Maalesef kadınların ve çocukların can güvenliği, vücut bütünlüğü ile ilgili, şiddetsiz bir hayat yaşama hakkı ile ilgili doğrudan doğruya bu konu ilgili uluslararası temel haklarla ilgili sözleşmeyi de sanki teknik, idari doğalgaz anlaşması gibi, oyuncu transferi gibi ikili anlaşmalarla karıştırıyor olmaları, temel haklarla ilgili sözleşme olduğu gerçeğini inkar etmeleri aynı gerçeklik, aynı iddialar maalesef Türkiye`nin İstanbul Sözleşmesi`ne ihtiyacı olmadığı, eldeki 6284 yasası ve Türk Ceza Yasası`nın kadına karşı şiddeti önlemeye, kadınların hayatlarını korumaya yeterli olduğu iddiası. Bugün bu iddiayı bir daha dinledik. Maalesef toplantıdaki herkes, herkes zaman zaman göz yaşları içerisinde, Pınar Gültekin`in katlinden sonra katiline verilen cezayı kınadık ve hani iç hukukumuz bu tür suçları yeterince caydırıcı şeklide cezalandırmakta yeterliydi sorusunu sorduk. Hani elinizdeki araçlar yeterliydi?”

Avukat Selin Nakıpoğlu da iktidara “Neden bu sözleşmeyi istemiyorsunuz, kimler yüzünden bizi bu sözleşmeden mahrum bırakmak istiyorsunuz?” diye sordu ve şunları söyledi:

“Biz Anayasa ve Anayasa`nın üstünlüğü dedikçe davalı taraf kararname dedi, biz normlar hiyerarşisi dedikçe davalı taraf Cumhurbaşkanı kararnamesi dedi. Bunları teker teker kabul etmediğimiz açıkladık. Bizim tarafımız belli. Biz kadınların, çocukların, LGBTİ artıların erkek şiddetine maruz kalmaması için, erkek şiddetinden uzak bir hayat, yaşam tahayyülü için, eşit yaşam için mücadele ediyoruz. Bu sözleşmeden bir kişinin kararı ile çıkarılmasına hayır diyoruz.”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA