19 Temmuz 2025 Cumartesi

20:28   GÜLNAR KıRSALıNDA ULAŞıMıN KALITESI BÜYÜKŞEHIR İLE ARTıYOR   19:25   TOROSLAR’DA PARKLAR DAHA CANLı, YEŞIL ALANLAR DAHA TEMIZ   19:19   TBMM GENEL KURULU’NDA AK PARTILI VARANK ILE CHP’LI BAŞARıR ARASıNDA "AYı" TARTıŞMASı   19:16   BÜYÜKŞEHIR’IN ÜCRETSIZ YÜZME KURSLARıYLA MERSIN’DE YÜZME BILMEYEN KALMAYACAK   22:26   TBMM GENEL KURULU’NDA "LGS" TARTıŞMASı...CHP’LI BAŞARıR: GÖREVDEN ALıNAN BILIŞIM SORUMLUSUNUN 2022’DE ÇOCUĞU DA TÜM SORULARı TAM YAPMıŞ   22:15   KAMU IŞÇILERI, İSTANBUL’DA SES YÜKSELTTI: “İŞÇILERIN BIRLIĞI SERMAYEYI YENECEK”   22:15   EKREM İMAMOĞLU: TERÖRÜN BITMESI ADıNA BAŞLATıLAN SÜREÇ, MILLETLE BIRLIKTE YAPıLMALıDıR   21:47   CUMHURBAŞKANı ERDOĞAN: MEMURLAR, DOĞUMDAN ITIBAREN ILK ÖĞRETIM ÇAĞıNA BAŞLAYANA KADAR YARı ZAMANLı ÇALıŞABILECEK   20:35   TBB HEYETI, SAVUNMA HAKKı IÇIN AVUKATı TUTUKLU BULUNAN İMAMOĞLU’NUN KARAR DURUŞMASıNA KATıLDı   19:05   ZEYDAN KARALAR: "BEN IYIYIM, HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN OLDUĞU GÜNLER ÖZLEMIYLE..."   19:03   TBMM ZIRAI DON KOMISYONU DEĞERLENDIRME TOPLANTıSı... CHP’LI GÜRER: "NISAN AYıNDA YAŞANAN BIR DONA KASıM AYıNDA VERECEĞINIZ DESTEĞIN ARTıSı OLMAZ"   18:59   TBB BAŞKANı SAĞKAN, SILIVRI’DE EKREM İMAMOĞLU VE ZEYDAN KARALAR’ı ZIYARET ETTI   18:55   CHP’LI EMIR : TÜRKIYE’NIN FAILI MEÇHULLERLE ANıLAN BEYAZ TOROSLAR YERINE BARıŞLA, ADALETLE ANıLMASı GEREKIYOR   18:46   CHP’DEN KONGRE KARARı!   16:56   İMRALı HEYETI, ÖZGÜR ÖZEL ILE GÖRÜŞTÜ...   15:39   YENI ÖMERLI MAHALLESI’NDE YOL VE KALDıRıM ÇALıŞMALARı TAMAMLANDı   15:34   MERSIN BAROSU BAŞKANı ÖZDEMIR, İMAMOĞLU DURUŞMASıNA KATıLDı   11:36   BÜYÜKŞEHIR’IN SULAMA BORUSU DESTEĞIYLE ÜRETICI SUSUZ KALMıYOR   11:08   CUMHURBAŞKANLıĞı’NDA KAMU IŞÇILERININ BEKLEDIĞI ZAM GÖRÜŞMESI... TÜRK-İŞ, RESMI OLMAYAN YÜZDE 22’LIK TEKLIFI KABUL ETMEDI   10:28   EMEP GENEL BAŞKANı ASLAN: "TÜRK-İŞ YÖNETIMI, IŞÇININ GREV TALEBINE KULAK VERMEK YERINE, TARIHI ERTELEYEREK HÜKÜMETIN GÖNLÜNÜ HOŞ TUTUYOR"  
 
     
   

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ DAVASI DANIŞTAYDA. AVUKAT GÜLBAHAR: "EMNİYET GÜÇLERİNİN PSİKOLOJİK TERÖRÜNE MARUZ KALDIK"


Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü avukat Hülya Gülbahar, Danıştay`da süren İstanbul Sözleşmesi davası öncesinde sabah saatlerinde polisin sergilediği tutumu eleştirdi. Gülbahar, “Emniyet güçlerinin psikolojik terörüne maruz kaldık. Manipülasyonuna maruz kaldık. ‘Duruşma mı, basın toplantısı mı?` diye tehdit edildik. Bu nedenle de duruşmaya geç girmek zorunda kaldık” dedi.

 

Tarih : 23 Haziran 2022 Perşembe 21:40   Okunma : 744

Haber: TAMER ARDA ERŞİN - GÜRKAN DEMİRTAŞ

Kamera: KEMAL SEVİNDİRİCİ- ÜNAL AYDIN

Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) gönüllüsü avukat Hülya Gülbahar, Danıştay`da süren İstanbul Sözleşmesi davası öncesinde sabah saatlerinde polisin sergilediği tutumu eleştirdi. Gülbahar, “Emniyet güçlerinin psikolojik terörüne maruz kaldık. Manipülasyonuna maruz kaldık. ‘Duruşma mı, basın toplantısı mı?` diye tehdit edildik. Bu nedenle de duruşmaya geç girmek zorunda kaldık” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın imzası ile İstanbul Sözleşmesi feshedildi. Feshe karşı Danıştay 10. Dairesi`nde açılan davalarda bugün; TMMOB, TTB, Körfez Ankara Diş Hekimleri Odası, Çanakkale Feminist Dayanışma, Bağımsız Kadın Dayanışması ve 11 baronun başvuruları bugünkü duruşmada görüşüldü. Danıştay savcısı, daha önceki üç görüşünü değiştirmeyerek, “Dava konusu düzenlemenin iptalinin gerektiği düşünülmektedir” görüşünü bildirdi.

Bugünkü duruşma sonrasında akşam saatlerinde Danıştay önünde açıklama yapan EŞİK gönüllüsü avukat Hülya Gülbahar, bugün polis tarafından tehdit edildiklerini söyledi. Gülbahar, “Emniyet güçlerinin psikolojik terörüne maruz kaldık. Manipülasyonuna maruz kaldık. ‘Duruşma mı, basın toplantısı mı?` diye tehdit edildik. Bu nedenle de duruşmaya geç girmek zorunda kaldık. Bu tutumu tamamen barışçıl basın açıklaması yapma girişimimizi engellemeye çalışan emniyetin bu tutumunu kınıyoruz” dedi.

Gülbahar, Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın avukatlarının daha önceki savunmalarını tekrarladığını aktararak, şunları belirtti:

“Sadece kadınlar için değil. Türkiye için, Türkiye`nin Anayasası ve hukuk devleti için çok tehlikeli iki argüman tartışıldı. Bu argümanlardan birisi Cumhurbaşkanının yaptığı işlemlerin yargı denetimine kapalı olduğu iddiası. Bu iddia kabul edilirse Cumhurbaşkanı uluslararası sözleşmeler, yasalar her türlü işlemi yapabilir. Oysaki Anayasa`ya açıkça aykırı olduğu gibi daha geçtiğimiz yıl Anayasa`nın verdiği, anayasal yetkisi olmayan hiçbir işlemi Cumhurbaşkanının yapamayacağına ilişkin kararlara da örnek verdik. O karar da şu, üniversiteler kanunla kurulacağına göre üniversitelere akademisyen bile atayamaz Cumhurbaşkanı. Bunu bu ülkenin Anayasa Mahkemesi 2021 yılında verdiği kararla net bir şekilde söyledi.

“HANİ ELİNİZDEKİ ARAÇLAR YETERLİYDİ”

Cumhurbaşkanını bütün işlemlerine karşı yargı yolu kapalıdır diyerek ve bunu sürekli tekrarlayarak buna inanmamızı ya da bunu kabullenmemizi istiyorlar. Tabii ki kabullenmeyeceğiz. En azından hala bu konu ile ilgili Anayasa Mahkemesi ve diğer mahkemelerden bir parça da olsa umudumuz var. İkinci argüman ise Cumhurbaşkanının kendi çıkardığı 9 No`lu kararnamesinde, Anayasa`nın 90`ıncı Maddesindeki temel haklarla Meclis onayının gerektirdiği düzenlemeyi unutmuş olması. Unuttuğu için de Cumhurbaşkanı kararının geçerli olduğunu iddia edilmesi. Bu iddiaya ilişkin de yeterli açıklama yaptık. Maalesef kadınların ve çocukların can güvenliği, vücut bütünlüğü ile ilgili, şiddetsiz bir hayat yaşama hakkı ile ilgili doğrudan doğruya bu konu ilgili uluslararası temel haklarla ilgili sözleşmeyi de sanki teknik, idari doğalgaz anlaşması gibi, oyuncu transferi gibi ikili anlaşmalarla karıştırıyor olmaları, temel haklarla ilgili sözleşme olduğu gerçeğini inkar etmeleri aynı gerçeklik, aynı iddialar maalesef Türkiye`nin İstanbul Sözleşmesi`ne ihtiyacı olmadığı, eldeki 6284 yasası ve Türk Ceza Yasası`nın kadına karşı şiddeti önlemeye, kadınların hayatlarını korumaya yeterli olduğu iddiası. Bugün bu iddiayı bir daha dinledik. Maalesef toplantıdaki herkes, herkes zaman zaman göz yaşları içerisinde, Pınar Gültekin`in katlinden sonra katiline verilen cezayı kınadık ve hani iç hukukumuz bu tür suçları yeterince caydırıcı şeklide cezalandırmakta yeterliydi sorusunu sorduk. Hani elinizdeki araçlar yeterliydi?”

Avukat Selin Nakıpoğlu da iktidara “Neden bu sözleşmeyi istemiyorsunuz, kimler yüzünden bizi bu sözleşmeden mahrum bırakmak istiyorsunuz?” diye sordu ve şunları söyledi:

“Biz Anayasa ve Anayasa`nın üstünlüğü dedikçe davalı taraf kararname dedi, biz normlar hiyerarşisi dedikçe davalı taraf Cumhurbaşkanı kararnamesi dedi. Bunları teker teker kabul etmediğimiz açıkladık. Bizim tarafımız belli. Biz kadınların, çocukların, LGBTİ artıların erkek şiddetine maruz kalmaması için, erkek şiddetinden uzak bir hayat, yaşam tahayyülü için, eşit yaşam için mücadele ediyoruz. Bu sözleşmeden bir kişinin kararı ile çıkarılmasına hayır diyoruz.”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA