image
Ramazan KARA
Öğretmenimiz Gülsün Süral

Okunma : 154  Tarih : 26.07.2025  E-Mail : fatihberkil@hotmail.com

ÖĞRETMENİMİZ GÜLSÜN SÜRAL
 
19 Temmuz sabahı; güne, Öğretmenimiz Gülsün Süral’ın aramızdan ayrıldığını öğrenerek başladım.
  O’nu, kardeşimin öğretmeni olarak tanımıştım.
  İlk dikkatimi çeken özelliği, güler yüzlü oluşu ve kardeşime çok değer verişiydi.
  Daha sonra -eski senatör- doktor Mehmet İlkuçan Amcamızın kızı ve annem tarafından yakın akrabamız olan avukat ve iş insanı Süleyman Süral Ağabeyin eşi olduğunu öğrendim.
  Babası Mehmet Amca, dayımın çok yakın arkadaşı ve hasta olduğumuzda yanına ailecek gittiğimiz tek doktordu.
  Eşi Süleyman Ağabey de, az önce de söylediğim gibi annem tarafından yakın akrabamız.
  O nedenle, ben; Gülsün Öğretmen'i öğretmenden çok bir abla gibi yakın buluyordum kendime.
  Dersimize girmediği halde görünce her zaman "Günaydın öğretmenim" demek için yanına giderdim.
  Liseyi bitirip üniversiteye gittiğim ve kardeşim de, eğitim-öğretim yaşamını, Tarsus'ta ağabeyimin yanında sürdürmeye başladığı için Gülsün Abla ile uzunca bir süre haberleşemedik.
  2016 yılında, Serik Lisesi mezunu arkadaşlarımız ve öğretmenlerimiz ile bir araya gelmek için çabaladığımız günlerde, Gülsün Abla'nın telefon numarasına ulaşır ulaşmaz arayıp kendimi tanıttım.
  Kardeşimin adını söylediğimde "Küçücük bir çocuk olduğu halde çok güzel bağlama çalardı. Hala çalıp söylüyor mu?" diye özetleyebileceğim bir soru sordu.
  Söze "Kardeşimi, 17 yaşında kaybettik öğretmenim" diye başlayıp nasıl kaybettiğimizi anlatınca çok üzüldü.
  Sözünü ettiğim toplantıya katılamadı.
  Ben de, ikinci toplantıyı; Gülsün Abla'nın sahibi olduğu otellerden birinde yapmayı düşünerek -kendisini- telefonla aradım.
  Çok mutlu oldu ve otelin, o işlerden sorumlu yetkilisinin telefon numarasını vererek "Ben, gerekeni söyleyeceğim. Biraz sonra, sen de arayıp ayrıntıyı konuşursun" dedi.
  Yetkiliyi arayıp konuştuğumda, Gülsün Abla'nın "Ücret önemli değil. Geçen yıl, diğer otele, ne kadar ücret ödendiyse o kadar ücret alalım ve aynı hizmeti sunalım" dediğini öğrenince çok şaşırmıştım.
  Enflasyon nedeniyle yaşanan artış; O'nun, öğretmen arkadaşlarına ve öğrencilerine, öyle bir jest yapmasına engel olamamıştı.
  Öğretmenimiz Gülsün Süral, öyle bir insandı işte.
  O toplantıya, kardeşimin adını taşıyan oğlum ile birlikte gittik ve Gülsün Öğretmenimize "Yeni İsmail'imiz de bu" diye tanıttım.
  Oğlumu kucaklayıp öperken yüzüne yansıyan gülümsemenin, yavaş yavaş üzüntüye dönüştüğünü gördüm.
  Sanırım, kardeşimin genç yaşta toprağa girmesini anımsayıp üzülmüştü.
  Aradan birkaç dakika geçince "Ramazan, oğlun da bağlama çalıyor mu?" diye sordu.
  "Çalıyor ama öğrenciniz kadar değil" dedim.
  Üçüncü toplantımızı da, Süral Otel'de yaptık ama ben toplantıya katılamadığım için Gülsün Abla ile görüşemedik.
  Daha sonra; onlarca kez telefonla görüşmüş olsak da -oğlumla tanıştığı toplantı- yüz yüze, son görüşmemiz oldu.
  Yazımın başında da belirttiğim gibi 19 Temmuz’da -sosyal medyaya girince- Gülsün Süral Öğretmenimizin yaşam savaşını kaybettiğini öğrendim.
  Önce, öğretmenimiz olduğu halde, son dönemlerde “Gülsün Abla” diye hitap edişim aklıma geldi.
  Sonra, kaybettiği babası, annesi, eşi ve kızı aklıma geldi. Kızını, genç yaşta toprağa verdikten sonra yaşadığı acıları da düşündüm.
  Onlara kavuşup huzur bulmuştur inşallah.
  Belki, genç yaşta toprağa verdiğimiz kardeşimi de görür ve kardeşim O’na, bağlama çalıp türkü söyler.
  Gülsün Abla, 19 Temmuz'da yaşama veda etti.
  Eşi Süleyman Ağabey de, 20 Temmuz'da -8 yıl önce- aramızdan ayrılmıştı.
  İlginç bir tesadüf.
  Mekanları cennet olsun. Kendilerine rahmet sevenlerine sabır ve dayanma gücü dilerim.


 





 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 

 

 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz          :

Güvenlik Kodu     : Güvenlik Kodu
Kod                        :

 




 



ANASAYFA
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM
MASAÜSTÜ GÖRÜNÜM

mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA