CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, İzmir`de yakın zamanda yaşanan iş cinayetleri hakkında araştırma önergesi hazırladı. Purçu “Mevcut düzende şirketler büyürken, patronlar zenginleşirken işçilerin ölmesine göz yuman, yeterli denetimi yapmayan, Soma örneğinde de gördüğümüz gibi ihmalkâr işverenleri koruyan bir tek adam rejimi ile karşı karşıyayız” dedi.
CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu`nun, İzmir ilinde yakın zamanda yaşanan iş cinayetleri hakkında hazırladığı araştırma önergesi, CHP milletvekillerinin imzasıyla TBMM`ye sunuldu. Önergede, “Tüm bu gerekliliklerin yerine getirilmesi adına, İzmir, İstanbul gibi metropoller başta olmak üzere Türkiye genelinde artan iş cinayetleri sorununun tüm boyutlarıyla araştırılması ve bu sorunun önlenmesi hususunda atılması gereken adımların ve izlenecek yol ve yöntemlerin belirlenmesi” amacıyla komisyon kurulması talep edildi.
Yazılı açıklama da yapan Purçu, İzmir`deki iş kazalarında yaşanan artışın nedenlerinden birinin deprem sonrasında inşaat sektöründe başlayan hareketlilik olduğuna değindi. Purçu, şunları kaydetti:
“İzmir ilinde yakın zamanda yaşanan iş kazaları, iş güvenliğinin sağlanması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi gibi gereksinimlerin önemini bir kez daha ortaya çıkarmış, bu konuda gerekli adımların atılmadığını göstermiştir. İzmir Aliağa`da bulunan Socar terminalde bir işçi iş cinayetinde yaşamını yitirmiştir. Sabah saatlerinde RTG aracı (konteyner kaldıran vinç) geri geri giderken teknik emniyet çalışanı işçiyi ezmiş ve işçi hayatını kaybetmiştir. 21 Haziran 2022 tarihinde ise yine İzmir`deki bir gökdelen inşaatında çalışırken kafasına gaz beton düşen işçi ağır yaralanmıştır. Şantiyede ambulans ve sağlık personeli bulunmadığını, iş güvenliği önlemlerinin yetersiz olduğunu savunan diğer işçiler ise duruma tepki göstererek iş bırakmışlardır.
“2022`DE 347 İŞÇİ, İŞ KAZALARINDA YAŞAMINI YİTİRDİ”
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) tarafından yayınlanan, 2022 yılının ilk üç aylık dönemini kapsayan ‘İş Cinayetleri Raporu`na göre; Türkiye genelinde 347 işçi, meydana gelen iş kazalarında yaşamını yitirirken İzmir, İstanbul ve Kocaeli`nin ardından üçüncü sırada yer almıştır. Ayrıca, raporda iş cinayetlerinin en çok olduğu alanın inşaat sektörü olduğu belirtilmiştir. 6 çocuk ve 18 göçmenin hayatını kaybettiği iş kazalarında başlıca üç sebep ise düşme, göçük ve araç kazası olarak belirlenmiştir. Ölümler en çok taşımacılık, lojistik, tarım ve orman, büro hizmetlerinde meydana gelmiştir.
“İZMİR`DEKİ İŞ KAZALARININ SEBEBİ, DEPREM SONRASI BAŞLAYAN İNŞAAT HAREKETLİLİĞİ”
İzmir`deki iş kazalarında yaşanan artışın nedenlerinden birinin ise, deprem sonrasında inşaat sektöründe başlayan hareketliliğin olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, işverenlerin iş güvenliğini masraf olarak görmesi, hükümet tarafından yapılan denetlemelerin özel şirketler aracılığıyla yapılması ve eksik ve yetersiz olması, iş güvenliği konusunda hassasiyetin yetersiz olması ve işçilerin de bu konuda yeteri kadar bilinçlendirilmemesi; iş kazaları ve işçi cinayetlerinde etkili olan en önemli nedenlerdir.
“SENDİKAL ÖRGÜTLENMENİN ÖNÜNDEKİ TÜM ENGELLER KALDIRILMALI, ÜCRETLER YOKSULLUK SINIRININ ÜZERİNDE BİR SEVİYEYE YÜKSELTİLMELİ”
İşçi ölümlerinde ihmal ve hatası bulunan işverenlerin gerekli cezaları almaları sağlanmalı, bu konuda herhangi bir cezasızlık politikasına ortam oluşturulmamalı; sendikal örgütlenmenin önündeki tüm engeller kaldırılmalı. İşçilerin belirlediği temsilcilerin denetiminde işçi sağlığı ve güvenliği kurulları oluşturulmalı ve bu kurullar gerektiğinde işi durdurabilecek yetkilerle donatılmalıdır. Denetim sistemi tamamen hükümet tarafından, devlet eliyle yapılmalı ve her işyerinde kadrolu kamu denetçileri çalıştırılmalıdır. İş cinayetlerinin en önemli nedenlerinden biri olan aşırı ve esnek çalışma yöntemleri terk edilmeli, çalışma saatleri kısaltılmalı, ücretler yoksulluk sınırının üzerinde bir seviyeye yükseltilmeli; insanca çalışma koşulları tam anlamıyla sağlanmalıdır. Yaşam hakkı, sağlık hakkı gibi tüm temel haklarımızı koruyan Anayasa ve ILO sözleşmeleri başta olmak üzere bu konudaki yasal mevzuatlara mutlaka uyulmalıdır.”