19 Ağustos 2025 Salı

18:30   “CEZAEVINDE HAYATTA KALMA MÜCADELESI: BEYLIKDÜZÜ BELEDIYE BAŞKANı MURAT ÇALıK ‘MAMA ILE AYAKTA DURUYORUM’”   18:26   KAMU EMEKÇILERI ALANLARDA: “ORTADA SÖZLEŞME DEĞIL, SEFALET DAYATMASı VAR!”   18:15   TARSUS’TA KÖY MEYDANı FESTIVALE DÖNÜŞTÜ: “KÖYDE ŞENLIK” COŞKUSU BÖĞRÜEĞRI’YI SARDı   11:02   CHP’LI DR. MÜZEYYEN ŞEVKIN’DEN ÇARPıCı UYARı: “ÇUKUROVA KURUYOR, ÇIFTÇI TARLADAN KAÇıYOR!”   10:30   MERSIN ŞEHIR TIYATROSU’NA ÇIFTE GURUR: “BEN ANADOLU” YıLıN OYUNU, ÖMÜR SEVGI ÇIL YıLıN OYUNCUSU SEÇILDI   09:32   DR. LEVENT UYSAL: “TERÖRSÜZ TÜRKIYE, BARıŞ VE KARDEŞLIĞIN YÜZYıLı OLACAKTıR”   09:05   MERSIN’DE HAYVANLARA “BUZLU MENÜ” VE FıSKIYE KEYFI   18:55   CHP’LI TALAT DINÇER: “ESNAFıN VERGI-SGK BORCU DAĞ OLMUŞKEN HÂLÂ NEYI BEKLIYORSUNUZ?”   18:45   MESKİ, SARıKAYA MAHALLESI’NE YETERLI İÇME SUYU SAĞLADı   18:38   TMMOB ADANA ŞB.BAŞKANı AKSU ,“AFET RISKLERI ARTıYOR”   18:33   CHP’LI ŞEVKIN’DEN TARIHI ‘DEPREM’ ÇAĞRıSı!   18:26   BAŞKAN PIŞKIN, ADANA VE MERSIN İÇIN KRITIK UYARı: "BINANıZ SAĞLAM OLSA BILE YıKıLABILIR!"   16:25   MERSIN’DE GÖKYÜZÜ ŞÖLENE DÖNÜŞTÜ   16:05   JEOLOJI MÜHENDISLERI ODASı’NDAN DEPREM KRIZI UYARıSı: "SAHTE DIPLOMALıLARLA FELAKETE GIDIYORUZ!"   13:59   TOROSLAR’DA EĞITIMIN ZAFERI: OKUMA YAZMA ÖĞRENEN YETIŞKINLER HAYATLARıNA YENIDEN BAŞLADı!   11:44   MERSIN’DE ÇOCUKLAR FUTBOLLA BÜYÜYOR: ÜCRETSIZ KURSLAR YETENEK AVıNDA!   10:03   MERSIN’DE KARIYER DEVRIMI: BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI İLE 44 BIN KIŞIYE İSTIHDAM DESTEĞI!   01:25   KıRŞEHIRLILERDEN ’HAK, HUKUK, ADALET’ ÇAĞRıSı: ALLAH’ıN VE MILLETIMIZIN ISTEĞIYLE İMAMOĞLU’NU ÇANKAYA’YA YOLLAYACAĞıZ. İSTANBUL’U ALDıK, TÜRKIYE’YI DE ALMAYA TALIBIZ   20:02   TOLGA GÖKÇELI MEZITLI İLÇE BAŞKANLıĞı’NA ADAYLıĞıNı AÇıKLADı   16:58   MEZITLI BELEDIYE ZABıTASı’NDAN SıKı DENETIM  
 
     
   

METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSİ MATARACI: ALTYAPI OLUŞTURMAZSAK FELAKETLERDE SORUMLU ARARIZ


Metalurji ve Malzeme Mühendisi Erhan Mataracı, Kahramanmaraş merkezli depremler ile ilgili; “Sorunun kaynağı genel olarak yapı inşa etme konusunda Türkiye`de yeterli bir sistem geliştirilememiş olmasıdır. Kalite Yönetim Sistemi denilen konuya hiç önem vermiyoruz. Teknik olarak sağlam bir altyapı oluşturmadığımız sürece gelecekte de başımıza gelen felaketlere sorumlular aramaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.

 

Tarih : 19 Mayıs 2023 Cuma 11:42   Okunma : 283

Metalurji ve Malzeme Mühendisi Erhan Mataracı, Kahramanmaraş merkezli depremler ile ilgili; “Sorunun kaynağı genel olarak yapı inşa etme konusunda Türkiye`de yeterli bir sistem geliştirilememiş olmasıdır. Kalite Yönetim Sistemi denilen konuya hiç önem vermiyoruz. Teknik olarak sağlam bir altyapı oluşturmadığımız sürece gelecekte de başımıza gelen felaketlere sorumlular aramaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.

6 Şubat`ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından 50 bini aşkın vatandaş yaşamını yitirmiş, yüzbinlerce bina yıkılmış, yıkılmayanlarda ise ağır hasar tespit edilerek oturulamaz duruma gelmişti.

Metalurji ve Malzeme Mühendisi Erhan Mataracı, sorumluluğun tek başına bir tarafa yıkılmasının doğru olmadığını söyleyerek, inşaatın yapımı sırasında kontrol sisteminin çalışmasının önemine vurgu yaptı. Yapı sürecinin başından itibaren kontrol firmasının “işin sahibi tarafından görevlendirilmesi” gerektiğini söyleyen Mataracı, aksi taktirde müteahhitlerin kontrol firmalarını mali açıdan desteklemeleri sebebiyle iki taraf arasında ticari ilişkinin oluştuğuna dikkat çekti.

“KONTROL SİSTEMİYLE GÜVENLİ İNŞAATLAR YAPILIR"

Kontrol kuruluşlarının sayısının son yıllarda oldukça arttığını ifade eden Mataracı, kurumlar arasında rekabet yaşandığını ve bu da yapılan işin kalitesini düşürdüğünü söyledi. Bazı firmaların ise kontrol yapmadan belgelendirme yaptığına da dikkat çeken Mataracı, özetle şunları kaydetti: 

“6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremden sonra en çok tartıştığımız şey yıkılan yapıların sorumluluğunun kimde olduğu konusuydu. Sonunda tam olarak sorumluluğun kimde olduğuna karar verememekle birlikte kimisi müteahhitleri, kimisi yapı denetim firmalarını suçladı. Ancak burada sorumluluk tek olarak herhangi bir tarafta değil, genel olarak yapı inşa etme konusunda Türkiye`de yeterli bir sistem geliştirilememiş olmasıdır. Gelişmiş bir sistemde, müteahhitlerin yapı denetim firmalarının, belediyelerin ve bakanlıkların içinde bulunduğu kontrol sistemiyle güvenli inşaatlar ve güvenli imalatların yapılması kaçınılmaz olur.

“TEKNİK BİR KONTROL İLİŞKİSİNDEN ZİYADE TİCARİ BİR İLİŞKİ OLUYOR"

Ülkemizde inşaatlar haricinde endüstriyel üretimde de üçüncü taraf kontrol kuruluşu dediğimiz firmalar var ve bu firmalar Akreditasyon Kurumlarından aldıkları yetkilerle farklı amaçlarla üretilen/inşa edilen her şeyi belgelendirme yetkisine sahipler. Kontrol kuruluşlarının çalışması için en verimli yöntem bu firmaların işin sahibi tarafından tutulması veya görevlendirilmesidir. Aksi durumda imalatçı veya müteahhit firmalar bu kontrol kuruluşlarının masraflarını kendi ceplerinden ödedikleri için aralarında teknik bir kontrol ilişkisinden ziyade ticari bir ilişki oluyor.

“ÜRÜN SERTİFİKALARI HİÇBİR KONTROL YAPILMADAN PARA KARŞILIĞINDA VERİLMEYE BAŞLANDI”

Kontrol kuruluşlarının sayısı son yıllarda çok arttı ve aralarında ciddi bir ticari rekabet oluştu. Bu firmalar akreditasyon için ödedikleri bedellerin, çalıştıracakları sabit personellerin maliyetlerini karşılayabilmek için kontrol kalitesini ciddi anlamda düşürmek zorunda kaldılar. Artık bu kontrol mekanizması öyle bir hal aldı ki, birçok firma hiçbir kontrol yapmadan belgelendirme yapıyor. Şirketlerin iş alabilmek için sahip olması gereken yönetim sistemi sertifikaları ya da bir projeyi kabul ettirmek için edinmesi gereken ürün sertifikaları hiçbir kontrol yapılmadan para karşılığında verilmeye başlandı.

“HİÇBİR KONTROLÜN YAPILMAYACAĞINI ÇOK AÇIK ŞEKİLDE GÖRÜYORUZ"

Geçenlerde şirketimize akreditasyona sahip bir kontrol kuruluşu tarafından 3 bin 500 TL, artı KDV bedelle 1 ISO ve 4 adet CE belgesi verilebileceğiyle ilgili bir e-posta geldi. Bu fiyata bu 4 belgenin verilebilmesi imkânsız. Normalde bu belgeleri verebilmek için günlerce süren denetimler yapılmalı, firmanın bütün sistemi, bütün üretim/inşaat aşamaları incelenmeli ve bunu alanında yetkin personeller yapmalı. Bu sertifikaları alan bir şirket, uluslararası sisteme uygun çalıştığını ispat edebilecek, ayrıca üretimlerini de Avrupa Birliği Standartlarında yaptığına dair sertifika sahibi olacak. Ama işin arkasındaki kontrol sistemine baktığımızda, bu bedelle hiçbir kontrolün yapılamayacağını çok açık şekilde görüyoruz. Yani son kullanıcının kullandığı ürün uluslararası tüm sertifikalara sahip ama aslında hiçbir kontrolün yapılmamış olduğu ürünler olacak.

“SUÇU KADERE ATIYORUZ”

Türkiye`de her tür mühendislik faaliyetinin bu şekilde işlediğini maalesef uzun yıllardır gözlemliyoruz. Kalite Yönetim Sistemi denilen konuya hiç önem vermiyoruz. Günün sonunda başımıza bir felaket geldiği zamanda ya probleme bir sorumlu bulmaya çalışıyoruz ya da suçu kadere atıyoruz. Deprem felaketinden sonra vatandaşlarımız teknik konularla ilgili olarak bizzat bilgi edinme çabasına girdi. Kendi alanında deneyimli bir insanın yetişmesi seneler alırken insanların bu şekilde kendilerini yormaları yine liyakatle ilgili ders almadığımızın göstergesi. Ülkemizde yapılması gereken en önemli konu teknik işlerin nasıl yapılacağı ve kurgulanacağıyla ilgili bir sistem oluşturulması ve herkesin kendi işini layığıyla yapmasıdır. Teknik olarak sağlam bir altyapı oluşturmadığımız sürece gelecekte de başımıza gelen felaketlere sorumlular aramaya devam edeceğiz.

“HER DEPREMDEN SONRA EN ÇOK JAPONYA KONUŞULUYOR"

Her depremden sonra en çok konuşulan ülke Japonya oluyor. Japonya`da herhangi bir hasar olmamasının sebebi bütün vatandaşlarının inşaat teknolojileriyle ilgili bilgi sahibi olması değil, kusursuza yakın bir Kalite Yönetim Sistemi`nin kurulmuş olması ve herkesin kendi işini en iyi şekilde yapması. Bu ülkede üzerinde en çok durulan konu günün sonunda nasıl kaliteli üretim yapılacağı. Bu nedenle Kaizen, Altı Sigma, Toyota sistemi gibi birçok sistem oluşturulmuş durumda ve tüm topluma bu bilinç yerleştirilmiş. Sürekli daha uygun, daha kaliteli üretimin nasıl yapılacağı tartışılıyor. Biz de ise şirketler bu sistemlerin oluşturduğu sorumluluklardan nasıl kaçacaklarıyla ilgili taktikler geliştiriyorlar.”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA