12 Haziran 2024 Çarşamba

16:05   ALI BOZAN: “TARSUS’TA YURT RANTı IÇIN ÇABALıYORLAR. TEŞHIR EDECEĞIZ”   16:01   TOROSLAR’ıN ARTıK BIR BALıK PAZARı OLACAK   15:47   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı SEÇER, HALK TV’DE KÜÇÜKKAYA’NıN KONUĞU OLDU   14:42   DİSK, KESK, TMMOB VE TTB`DEN `TASARRUF` PROTESTOSU   13:14   ÇYDD: "ÇOCUKLARıMıZıN UCUZ IŞ GÜCÜ OLARAK GÖRÜLMESINE, BEDENLERININ VE EMEKLERININ SÖMÜRÜLMESINE KARŞıYıZ"   12:43   AYŞE ATEŞ CUMHURBAŞKANı ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMESINE İLIŞKIN AÇıKLAMA YAPTı   12:06   SILIFKE BELEDIYE BAŞKANı TURGUT SARıCALAR MESIRA ALANı`NDA İNCELEMELERDE BULUNDU    11:58   AKDENIZ BELEDIYESI EŞ BAŞKANLARıNDAN TEMIZLIK PERSONELINE BÜYÜK MORAL   11:46   YENIŞEHIR BELEDIYE BAŞKANı ÖZYIĞIT, YENIŞEHIR GÖNÜLLÜLERI İLE BULUŞTU   10:53   GÜLCAN KıŞ: “HABERDEN TASARRUF OLMAZ”   10:39   TAHIR ELÇI CINAYETININ KARAR DURUŞMASı BAŞLADı     10:22   MERSIN BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI “ÇOCUK ÇALıŞTAYı” DÜZENLEDI   10:02   VELI AĞBABA`DAN "ÇOCUK IŞÇI" RAPORU: TÜRKIYE`DE HER 10 ÇOCUKTAN 3`Ü YOKSUL   23:43   GÜRSEL EROL`DAN KAYYUM ELEŞTIRISI: “BU, DEM PARTI`LI BIR BELEDIYE BAŞKANıNA YAPıLAN BIR UYGULAMA DEĞIL BU, INSANLARıN SEÇME VE SEÇILME HAKLARıNıN TAKDIR GÖRMEDIĞI BIR DAVRANıŞ ŞEKLI”   22:47   DENIZ YÜCEL`DEN ÖMER ÇELIK`E `NEFRET SÖYLEMI` YANıTı: "BÖYLE BIR KONUNUN KONUŞULDUĞUNU TEYIT EDEMIYORUZ"   22:29   AKP`LILERIN ITIRAZıNA KARŞıN METIN KURT`UN ADı, İBB MECLISI`NDE ALıNAN KARARLA YEDIKULE`DEKI SPOR TESISINE VERILDI   21:29   ÖMER ÇELIK: “CUMHURBAŞKANıMıZ ARZU EDILDIĞI TAKDIRDE CHP`YE HAZINE VE MALIYE BAKANıMıZ ŞIMŞEK`IN BILGI VERECEĞINI IFADE ETTI”   20:47   AYŞE ATEŞ: “CUMHURBAŞKANı`MıZıN SESSIZLIĞINDEN GÜÇ ALARAK TEHDIT VE IFTIRALARı ILE BIZE HAYATı ZINDAN EDEN, SUÇU VE SUÇLUYU ÖVEN HER KIM VARSA DÜN NE SÖYLEDIĞINE BAKARAK YARıN NE KONUŞACAĞıNı DÜŞÜNSÜN”   20:10   CUMHURBAŞKANı ERDOĞAN VE CHP GENEL BAŞKANı ÖZEL`IN GÖRÜŞMESININ PERDE ARKASı VE GENEL MERKEZDE YAŞANANLAR (2)   20:07   AKPM RAPORTÖRÜ SCHENNACH, DEM PARTI HEYETIYLE GÖRÜŞTÜ  
 
     
   

Nafaka Hakkına Müdahale Ayrımcıdır, Cedaw Ve İstanbul Sözleşmesi’ne Aykırıdır


Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) tarafından 13 Temmuz 2019 tarihinde Ankara’da düzenlenen ve Mersin Barosu’nun da katıldığı Nafaka Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı.

 

Tarih : 4 Ağustos 2019 Pazar 16:26   Okunma : 1134

Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) tarafından 13 Temmuz 2019 tarihinde Ankara'da düzenlenen ve Mersin Barosu’nun da katıldığı Nafaka Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı. Mersin Barosu’nun ve diğer katılımcı baroların görüşlerinin yer aldığı Nafaka Çalıştayı’nın sonuç bildirgesinde, “Nafaka hakkına müdahale, orantısız biçimde kadınlar aleyhine sonuçlar doğuracağı için ayrımcıdır, Türkiye şartlarında CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi’ne aykırıdır. Kadının nafaka hakkına dokunmayın” ifadesi yer aldı.

“ŞİDDETLE MÜCADELEDEKİ POZİTİF YÜKÜMLÜLÜKLER İHLAL EDİLİR”

Mersin Barosu Başkan Yardımcısı Fatma Demircioğlu ve Kadın Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Av. Tuba Akkoç’un katıldığı çalıştayın sonuç bildirgesinde, “Nafaka yükümlülüğü sosyal devlet ilkesine değil yalnızca önceki evlilik birliği sebebiyle var olan dayanışma yükümlülüğüne dayanır. Bu nedenle fonlar kurulması veya sosyal yardımlar yapılması nafakanın alternatifi değildir. Ayrımcı toplumsal roller, ücretli işe alımda görünen ve görünmeyen engeller sebebiyle kadınlar aleyhine iş yaşamında cinsiyet ayrımcılığının hüküm sürdüğü bilinen bir gerçektir. Kadınlar aleyhine cinsiyet ayrımcılığı sebebiyle yoksulluk nafakasından en çok kadınların yararlanması ve daha doğrusu yararlanmak zorunda kalması nedeniyle nafaka hakkına yapılacak müdahaleler, ağırlıklı biçimde kadınları olumsuz etkileyeceği için kadınlar aleyhine dolaylı ayrımcılık oluşturur ve CEDAW hükümlerine aykırı düşer. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ev içi şiddetin orantısız biçimde kadınları etkilemesi sebebiyle ev içi şiddetle mücadelede genel pasifliğin ayrımcı nitelik taşıdığını belirtmiştir. Nafaka konusunda da cinsiyet açısından nötr görünen bir düzenleme değişikliği, orantısız biçimde kadınlar aleyhine sonuçlar doğuracağı için ayrımcıdır.

Şiddet döngüsünden kurtulamayan kadınlar üzerinde yoksulluk nafakası üzerinden mali anlamda baskı ve tehdit yaratmak, şiddetle mücadeleyi etkisiz hale getirmek, dahası şiddetle mücadeledeki pozitif yükümlülükleri ihlal etmek anlamına gelir ve bu nedenle taraf olduğumuz İstanbul Sözleşmesine aykırı düşer. Zira şiddetle mücadelede taraf devletlere sözleşmeyle yüklenen dört temel yükümlülük vardır: önleme, koruma, kovuşturma ve bütüncül politikalar. Önleme yükümlülüğü kapsamında taraf devletlerin fiili eşitliği hayata geçirmesi, eşitsiz konumdaki bireyleri güçlendirecek politikalar izlemesi, haklarını kullanmasının önündeki görünen ve görünmeyen engelleri kaldırması zorunludur” denildi.

“KADININ NAFAKA HAKKINA DOKUNMAYIN”

Yoksulluğa rağmen, nafakaya hükmedilip hükmedilmeyeceği ve yoksulluğun bitip bitmeyeceği bilinmeden, önceden nafakanın süresinin belirlenmesi konusunda takdir yetkisi tanımanın, kadınlar aleyhine dolaylı ayrımcı bir tutum olduğu belirtilen sonuç bildirgesinde, “Görünmez ve ücretlendirilmemiş emeğin yol açtığı yoksullaşmanın ve işgücü kaybının görmezden gelinmesi anlamına gelir. Yoksulluk bir insan hakları sorunudur ve medeni hukuk içindeki kazanımlardan yararlanıp yararlanamayacağı konusunda takdir yetkisini gerektiren bir durum bulunmamaktadır.

Tüm tespitlerimize göre; yoksulluk nafakası düzenlemesinde cinsiyet ayırımı yapılmamıştır. Kadın veya erkek eş boşanmakla yoksulluğa düşecekse ve kusuru diğer taraftan daha fazla olmamak şartıyla diğer eşten yoksulluk nafakası isteyebilir. Yoksulluk nafakasının daha çok kadınlara veriliyor olmasının nedeni kadınların ekonomik olarak güçsüz bırakılmaları, bağımlı kılınmaları ve boşanmakla yoksulluğa düşecek olmalarıdır. Yoksulluk nafakası ömür boyu değildir. Türk Medeni Kanunu’nda yoksulluk nafakasının sona ermesi, kaldırılması ve indirilmesi şartları belirlenmiştir. Anayasa Mahkemesi kararları ve Yargıtay içtihatlarıyla yoksulluk nafakasının ölüm veya evlilik ile kendiliğinden sona erinceye ya da mahkeme kararıyla kaldırılıncaya kadar süresiz olması gerektiği karara bağlanmıştır. Türkiye taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde kadını güçlendirmeyi, korumayı, şiddeti önlemeyi ve her türlü ayrımcılığa son vermeyi taahhüt etmiştir. Anayasanın 90. maddesi uyarınca bu sözleşmeler kanun hükmündedir. Nafakanın süreli hale getirilmesi kadının mağduriyetini artıracak ve onu şiddet gördüğü ve mutsuz olduğu bir evliliğe katlanmak zorunda bırakacaktır. Yoksulluk nafakası konusunda yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç yoktur, kadının nafaka hakkına dokunmayın” ifadesi yer aldı.

Paylaş :
Etiketler :  TÜBAKKOM, CEDAW, İSANBUL SÖZLEŞMESİ, NAFAKA ÇALIŞTAYI

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA