İnsan Hakları Beyannamesi’nin kabul edilişinin 72. Yıldönümü nedeniyle, CHP İl Örgütleri Türkiye’de eş zamanlı olarak basın açıklaması düzenledi. CHP Mersin İl Binası’nda düzenlenen açıklamada konuşan Adil Aktay, “Türkiye, ‘Özgür Olmayan Ülkeler’ kategorisinde yer almış, son 10 yılda dünya genelinde özgürlüklerin en çok gerilediği ikinci ülke konumuna düşürülmüştür” diyerek Türkiye’nin özgürlük konusunda gerilediğini savundu.
CHP, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilişinin 72. Yıldönümü nedeniyle Türkiye’de eş zamanlı olarak basın açıklaması gerçekleştirdi. CHP İl Başkanı Adil Aktay, Beyannamenin kabulünün yıldönümünde, ülkemizde temel hak ve özgürlüklerin güvence altında olduğunu söyleyebilmekten ve COVİD-19 salgınının da sağlıklı yaşam hakkının kullanılmasından uzak kalındığını belirtti. Aktay, “İçinde yaşadığımız tek adam rejimi; hukukun üstünlüğünün değil, üstünlerin hukukunun meşrulaştırılmaya çalışıldığı çarpık, çürümüş bir rejimdir. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, tek adam rejiminin yarattığı 20 Temmuz sivil darbesiyle birlikte ülkemizde hak ihlalleri katlanarak artmıştır” dedi.
“KHK İLE İHRAÇ EDİLENLER ÇOKLU HAK İHLALLERİYLE BAŞ BAŞA BIRAKILMIŞTIR”
Türkiye’nin hak ve özgürlükler karnesinin eşit, özgür ve adil bir dünya için mücadele ettiklerini vurgulayan Aktay, “Bu tablo hak savunucuları açısından bir utanç tablosudur. Türkiye, ‘Özgür Olmayan Ülkeler’ kategorisinde yer almış, son 10 yılda dünya genelinde özgürlüklerin en çok gerilediği ikinci ülke konumuna düşürülmüştür. Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde; Türkiye 2020 yılında 128 ülke içinde 107. sıraya gerilemiştir. Türkiye; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuruda, 9 bin 250 başvuruyla ikinci sırada yer almıştır. Barış Bildirisine imza atan akademisyenler, düşünce ve ifade özgürlüğüne ilişkin haklarının ihlal edildiğine ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin Temmuz 2019’daki kararına rağmen OHAL Komisyonu tarafından hala görevlerine iade edilmemişlerdir. KHK ile ihraç edilen, haklarında soruşturma sonrasında takipsizlik ya da beraat kararı verilen vatandaşlar, yargı önünde aklanmış olmalarına rağmen, yargı kararları hiçe sayılarak görevlerine iade edilmemiş, çoklu hak ihlalleriyle baş başa bırakılmıştır” açıklamalarında bulundu.