AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize'de partililere seslendi. "Hedefimizden taviz vermiyoruz. Türkiye’yi kendi ülkesinin felaketinden medet uman muhteris bir zihniyetin eline bırakamayız" diyen Erdoğan, kadın kolları temsilcilerine, "Hanım kardeşlerim, sandıklara iyi hakim olacağız. Oralardan en ufak taviz bırakmayacağız" diye seslendi.
Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Rize Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Sözleri sık sık tezahüratlarla kesilen Erdoğan, salondakilere defalarca “bir dur” diyerek susmalarını istedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
TÜM SALDIRILARIN ÜSTESİNDEN GELDİK:
“Bugüne kadar siz bizi hiç mahcup etmediniz. İnşallah biz de size ve Rize’ye mahcup olmayacağız. Gençler, nasıl Rize bizi yarı yolda bırakmadıysa biz de Rizeli kardeşlerimizin emanetine halel getirmeyeceğiz. Geçen ay partinin kuruluşunun 20. yıldönümünü geride bıraktık, ‘Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ diyerek çıktığımız bu zorlu yolda, 20 yıldır alnımız ak, başımız dik yürüyoruz. Cumhuriyet mitingleri adı altında darbe çağrısı yaptılar. Gezi olaylarında sokak terörüyle insanımızı birbirine düşürmek istediler. 15 Temmuz’da ordumuz içindeki hainleri harekete geçirerek darbe yapmaya kalktılar. Hamdolsun ekonomimize yönelik operasyonlardan çukur eylemlerine envai çeşit saldırı ile karşı karşıya kaldık. Hamdolsun hepsinin üstesinden geldik mi? (Salona seslenerek) Geldik mi? Böyle gür olun ya. Bakıyorum da sesiniz sedanız kesiliyor. Marşları söylerken iyisiniz de asıl yürekten geleni söylerken biraz zayıf kaldınız gençler.
MİLLETİN ZAFERİNE ÇAMUR ATANLAR GÖRDÜK:
Bu zorlu yolculukta nasıl milletimizin samimiyeti ve yiğitliğine şahitlik etmişsek muhalefetin çapsızlığına, riyakarlığına, vesayet özlemine aynı şekilde birçok kez şahit olduk. Cumhurbaşkanlığı seçiminde demokrasiye sahip çıkmak yerine vesayetçilerin ağzıyla konuşan darbe heveslileri gördük. Bürokratik darbe girişiminde Meclis kürsüsünü FETÖ’nün iftiralarına tahsis eden, miting meydanlarında FETÖ’cü alçakların gönüllü avukatlığını yapanları gördük. Çukur eylemlerinde bölücü örgütün şehir eşkıyalarına ‘arkadaşlar’ diyerek adeta teröriste canlı kalkan olanlarını gördük. Kimdi bu? Ana muhalefetin başı. 15 Temmuz’da tankların üzerine çıkmak yerine tankların arasından sıvışanları, kontrollü darbe imasıyla milletin zaferine çamur atanları gördük. Doğu Akdeniz’deki doğal arama çalışmalarına destek vermek yerine Yunan gazetelerine manşet çıkaranları gördük. Kimdi bu? Ana muhalefetin başındaki Bay Kemal.
İSTANBUL’A YÜRÜRKEN KİMLERLE KOL KOLAYDI:
Ekonomimizi sendeletmek için yatırımcıları ürkütenleri, yurt dışındaki mahfillere ülkemizi şikayet edenleri gördük. Son 20 yıldır bir kez olsun milletin, memleketin, mazlumların yanında saf tutmadılar. Çukur eylemlerinde teröristlere gösterdikleri sempatinin onda birini Diyarbakır annelerine göstermediler. Ankara’dan İstanbul’a yürürken kimlerle kol kolaydılar? Terörden dolayı mahkumiyet giymiş ya da cezaevine girmiş insanlarla…
CHP SİYASET KURUMUNU ÇÖKERTMEYE ÇALIŞIYOR:
CHP bir Truva atı misali siyaset kurumunu içeriden çökertmeye çalışıyor. CHP nasıl 27 Mayıs’a giden yolu yalan ve provokasyonları ile döşemişse bugün de aynısını nefret siyasetiyle yapıyor. İktidar yüzü göremeyen, 20 yıldır girdiği tüm seçimleri kaybeden CHP, milletten yediği tokadın acısıyla ateşi kendini de yakacak bir oyun oynuyor. CHP’ye kimlerin akıldanelik yaptığını CHP’liler ikrar ediyor.
KAPISI ÇALINMADIK EV BIRAKMAYACAĞIZ:
Ana kademe, çok çalışacağız. Kapısı çalınmadık ev bırakmayacağız. Anneler, kadın kollarımız, kapısı çalınmadık ev bırakmayacaksınız. Kale içeriden fethedilir. Gençler sizler de durmaksızın bütün arkadaşlarınızla gece gündüz demeden koşturacak, çalışacak, hangi kuşak olursa olsun bütün bu kuşakları siz fethedeceksiniz. Gençler, ben sizlere inanıyorum.
MERAL HANIM SEN GEZİCİLERLE BERABERSİN:
Başkaları hizmet diye musluk açarken biz 81 vilayetimizin hepsine mührümüzü vuruyoruz. Birileri Boraltan köprüsünde olduğu gibi bu ülkeye sığınanları katillere teslim etme planı yaparken biz insanlığımızın gereği mazlumlara sahip çıkıyoruz. Ne diyor Meral Hanım? Bizans’ı kalkıp fethetmiş şu anda İstanbul’un belediye başkanı. Yahu ‘İstanbul’da zulüm 1453’te başladı’ diye yazanları Meral Hanım, nasıl savunuyorsun? Nasıl onlarla aynı yola giriyorsun? Bizans olayını bu şekilde kullananlarla nasıl oluyorsun? Meral Hanım işte sen bu Gezicilerle berabersin. Yolun açık olsun. Bizim yolumuz o değil. ‘Ya Bizans’ı alırım ya Bizans bizi alır.’ Bu akide bizimdir, onların değil. Biz bunu Ayasofya’nın açılışıyla ispat ettik.
SAHADA VATANDAŞ BİZİM KADROLARIMIZI GÖRMELİ:
Gayretimiz bundan sonra çok daha farklı olacak. Birilerinin icraatları taş ve gaf yığınlarından öteye geçemezken biz taarruz SİHA’mız Akıncı ile dünya harp tarihini yeniden yazıyoruz. Hedefimizden taviz vermiyoruz. Türkiye’yi kendi ülkesinin felaketinden medet uman muhteris bir zihniyetin eline bırakamayız. Muhalefetin içinde debelendiği siyasi tükenmişliğin bizi rehavete sürüklemesine müsaade edemeyiz. Bunun için AK Partili kadrolar olarak kardeşliği perçinlememiz gerekiyor. Sahada vatandaşımız ilk ve hep bizim kadroları görmeli. Ben şunu duymamalıyım; ‘hiç bizim kapıyı çalmadınız, araziye gelmediniz’ dememeliler. Bu Çayeli’de de Kendirli’de de her yerde böyle olmalı. Bize oy versin vermesin, sıkıntıya düşen vatandaşlara biz yetişeceğiz. İmkanlar var mı var? O zaman biz olacağız.
SANDIKLARA HAKİM OLACAĞIZ:
Çayı her zaman içeriz ama bu sohbeti ne zaman bulacağız? Başkan Başkan… Peki ben size birer çay paketi versem nasıl olur? (Ön sıralara dönerek) Hani çay? Hadi burada çay içir bize. Çay içilecek yer yok mu? Ya hepsini almayız sade hanımları alırız. Halil, aşağıda çay içeceğimiz bir yer yok mu? Şöyle bir şey yapsak mı? aşağıda 50-60 kişilik yer var. Bir grup öyle alalım, 50-60 kişiyi de çayımızı içtikten sonra alalım. Gençler biliyorsun öncelik hanımlarda. Hanımlarla bir çayı içelim önce… Bu düşüncelerle nasıl olsa yıl sonu inşallah havalimanımızın açılışına geleceğiz. Geldiğimizde sizi inşallah o güzel çay içme mahallinde ağırlayacağız. Hanım kardeşlerim, sandıklara iyi hakim olacağız. Oralardan en ufak taviz bırakmayacağız.”