2 Mayıs 2024 Perşembe

12:43   CHP MİLLETVEKİLİ KIŞ’TAN YENİ İLİÇ’LERE SEBEP OLACAK MADEN KANUNU’NA TEPKİ   12:43   ANKARA`DA YAĞMUR ALTINDA 1 MAYIS...    12:36   TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ: “TİP TAKSİM`E YÜRÜME KARARLILIĞINI SÜRDÜRÜYOR”   11:54   TÜRK-İŞ, TAKSİM MEYDANI`NA ÇELENK KOYDU: "TOPLU SÖZLEŞMENİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KALDIRILMAZSA 2028`DE HESAPLAŞIRIZ"   10:58   ÖZGÜR ÖZEL SARAÇHANE`DE... "BİRİLERİ TAKSİM’İ KENDİNİN EGEMENLİK SANCAĞI OLARAK GÖRÜYOR”   10:10   İMAMOĞLU: “EMEĞİN SÖMÜRÜLMEDİĞİ, SENDİKAL ÖRGÜTLENMENİN YAYGINLAŞTIĞI BİR TÜRKİYE`Yİ GERÇEKLEŞTİRME YOLUNDA 1 MAYIS İŞÇİ VE EMEKÇİ BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN”   09:56   MERSİNLİ KADINLAR, `KADIN VE BİSİKLET` TEMALI SANAT ÇALIŞMASINDA BULUŞTU   09:51   MERSİN BÜYÜKŞEHİR KARİYER MERKEZİ ’YENİ NESİL MENTORLUK’ PROGRAMI İLE ÜNİVERSİTELİLER İŞ DÜNYASINA HAZIRLANIYOR   01:38   CHP`Lİ YAVUZYILMAZ, İLİÇ`TE BAŞKA BİR MADEN ŞİRKETİNİN DE LİÇ YIĞDIĞINI AÇIKLADI   01:12   ÖZGÜR ÖZEL, STAJ VE ÇIRAKLIK MAĞDURLARIYLA TBMM`DE BİR ARAYA GELDİ   22:09   KILIÇDAROĞLU`NDAN 1 MAYIS`TA TAKSİM ÇAĞRISI: "EMEKÇİLERİN PARTİMİZ İLE BERABER OMUZ OMUZA TAKSİM`DE OLMALARINI DİLİYORUM"   21:48   ÖZGÜR ÖZEL, FİLİSTİN ÖĞRENCİLER BİRLİĞİ TEMSİLCİLERİYLE TBMM`DE BİR ARAYA GELDİ   21:40   AHMET SERKAN TUNCER’DEN 1 MAYIS MESAJI   21:36   GÜLCAN KIŞ: "ULUSAL ÇIKARLARIMIZA UYGUN, YERLİ VE GERÇEKÇİ BİR ENERJİ POLİTİKASINA İHTİYACIMIZ VAR"   21:08   GAZETECİLER, 3 MAYIS DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜ`NDE PROPAGANDAYA KARŞI HAKİKATİ KONUŞACAK   20:33   ERDOĞAN`DAN 1 MAYIS AÇIKLAMASI: "MÜSAADE EDİLENLER DIŞINDA BİR ALANDA MİTİNG DÜZENLEMEK İYİ NİYETLİ DEĞİLDİR"   20:15   BAŞKAN BOLTAÇ’TAN ’1 MAYIS EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜ’ MESAJI   20:10   CHP`Lİ ADIGÜZEL`DEN AKP`YE SAĞLIK SİSTEMİ ELEŞTİRİSİ: "HÜKÜMET, BİRİKEN SORUNLARI SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÜKLEMEKTEDİR"   20:02   TBMM İLİÇ KOMİSYONU, ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI`NI DİNLEDİ... "İLİÇ YIĞININDA KAYMALAR 3 AY ÖNCESİNDEN TESPİT EDİLDİ"   19:49   CHP`NİN, "ÜNİVERSİTELERDE YAŞANAN ANTİDEMOKRATİK YÖNETİM SÜREÇLERİNİN ETKİLERİ ARAŞTIRILSIN" ÖNERİSİ TBMM`DE REDDEDİLDİ  
 
     
   

Atıcı: Mersin Halkına Layık Olmaya Çalışıyorum


CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı TBMM 26. Dönemde yaptığı çalışmalarını anlattı. Atıcı, “2 yıl içerisinde TBMM Genel Kurulu’nda tam 252 konuşma yaptım. 252 konuşma yapmak Mersin’in her türlü sorununu TBMM’de, hükümete, milletvekillerine aktarmak demektir. O nedenle görevimi yaptığımı düşünüyorum”

 

Tarih : 6 Mart 2018 Salı 14:32   Okunma : 1179

CHP Mersin İl Başkanlığı binasında yapılan toplantıda konuşan CHP Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı, milletvekili olarak seçildiği ilk günden itibaren dönem dönem yaptığı faaliyetleri paylaştı. Kendisine devredilen vekâletin sorumluluğu ile Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında ve sahada yaptığı çalışmaları kamuoyu ile paylaşmak için basın toplantısı düzenlediğini ifade eden Atıcı, “Bana teveccüh gösteren Mersin halkına da bana duydukları güvene de her zaman layık olmaya çalışıyorum” dedi.

 

“ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YAPTIK”

Mersin’in Tarsus’tan Anamur’un Kaledran’ına kadar uzanan uzun bir şehir olduğunu ifade eden Atıcı, “Antalya sınırına kadar uzanıyor. Buradaki tüm ilçe, belde ve köylerimizde halkımızla bir araya geldik. Buradan bize iletilen bütün konuları ama soru önergesi ile ama araştırma önergesi ile ama kanun teklifleri haline getirerek TBMM’ye sunduk ve onların gerçekleşmesi için mücadele ettik. Ana konular nelerdir? Birincisi ve en önemlisi işsizlikti. Bununla ilgili iş dünyası ile görüşerek, ticaretin ve sanayinin gelişmesini de arttırarak, üreterek istihdam yaratarak işsizliğin giderilmesi için çözümler üretmeye çalıştık. Mersin’in geleceğini etkileyecek olan Nükleer Santral’in engellenmesi için, çok ciddi çalışmalar yaptık. Yenilenebilir ve yerli enerji kaynaklarımızın kullanımını önerdik. Mersin’de bitmek bilmeyen yolları özellikle Mersin Antalya yolunu defalarca gündeme getirdik. Birçok kez temeli atılan havalimanını sürekli gündemde tuttuk. Hasat zamanlarını hep zararla geçiren çiftçilerin sorunlarını dile getirdik. Söz verilip yapılmayan barajları bu nedenle de çalışkan olduğu halde üretmeyen çiftçinin sorunlarını gündeme getirdik. Kentimizin göbeğinde bulunan ve tüm dünyayı 10 kez yok edecek kadar zehirli olan krom artı altı atıklarını sürekli gündemde tuttuk. Ekosistemi ve halkın sağlığını sürekli tehlikeye atan balık çiftliklerini, çimento santrallerini, termik santrallerini sürekli olarak türkiye2nin gündeminde tuttuk. Bunların önlenmesini önlenemiyorsa da en azından en az zararlı hale getirilmesi için önemli çalışmalar yaptık” diye konuştu.

 

“SAKAL BIRAKMA EYLEMİM DEVAM EDİYOR”

Geçen yıl Tarsus’ta yapılan esrarengiz kazıyı hatırlatan Atıcı, “10 ay boyunca silahların gölgesinde yapılan bu kazıyı sürekli olarak Türkiye’nin gündeminde tuttuk. Mersin’in malı olan Tarsus’un malı olan bu tarihi eserlerin kaçırılmasına engel olmaya çalıştık fakat biliyorsunuz devlet bu konuda bir tek kelime bile söylemedi. Her gittiğimiz köyde ve mahallede demokrasimizin en temel taşı olan muhtarlarımızı makamında ziyaret ettik. Onların dertleri ile ilgilendik. 15 Temmuz’da kalkışılan alçak darbe girişiminde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubumuzla birlikte ciddi bir direnç sergiledik. Şimdi de olağan üstü hal olan sivil darbeye karşı direniyoruz. Biliyorsunuz bu konuda bir sakal bırakma eylemi başlatmıştım. Hala devam ediyor; bitmedi. Umarım yakın zamanda sivil darbe dönemimiz biter; Olağanüstü Hal kaldırılır. Türkiye normale döner. Mersin’de referandum sürecinde yaptığımız çalışmalar ile yüzde 64 ‘Hayır’ oyunun çıkmasına katkıda bulunmaya çalıştık. Yine Mersin’i temsilen katıldığımız ‘Hak, Hukuk, Adalet’ yürüyüşün her noktasında bulunduk; her santimini yürüdük. Orada yaşanan her şeyi kaleme alarak, ‘Adalet İçin 700 Bin Adım’ kitabını da yazarak buradaki anıları ölümsüzleştirmeye çalıştık. Bunu da Türkiye’ye hediye ettik. Her gün tutulan notların her gün yaşananların kaydedildiği bir eser oluşturmaya çalıştık. O nedenle yaşananları da buraya not etmiş bulunduk. Bir daha da böyle bir yürüyüşün olmaması ve gerek kalmaması için temennilerde bulunduk. Kitabı da yürüyüş sırasında yaşamını yitiren yoldaşımız; Hasan Tatlı’nın anısına ithaf ettik. Ona karşı da manevi vazifemizi de yerine getirmiş olduk” şeklinde konuştu.

 

“İLK İKİ YILDA 27 ADET KANUN TEKLİFİ VERDİM”

Mersin’de kentin dinamikleri olan, oda, sivil toplum kuruluşları ve dernek ziyaretlerini de hala sürdürdüklerini kaydeden Atıcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelelim Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne. Mersin halkını temsilen orada neler yaptım? TBMM’de ilk iki yılda 27 adet kanun teklifi verdim. Bu kanun teklifleri Mersin’de ve Türkiye’nin değişik yerlerinde yaptığım çalışmalardan bana aktarılan ve mutlaka çözülmesi gereken sorunlardı. Örneğin Genel Sağlık Sigortası primi ile ilgili bir takım iyileştirmeleri teklif ettim. Suça itilen çocukların rehabilitasyonu ile ilgili hem çocuk hekimi hem de milletvekili kimliğim ile bir kanun teklifi verdim. Çocuk cezaevlerinin kapatılması ile ilgili bir kanun teklifi verdim. Cezaevlerinde çocuk ziyaretlerini sınırlayan düzenlemenin değiştirilmesi için bir kanun teklifi verdim. Yani cezaevinde bulunan bir anne, emzirse bile çocuğunu ancak ayda 1 kere açık görüşte görebiliyor. Haftada bir kapalı görüşte görebiliyor. Bu doğru bir şey değildir. Anne suç işlemiş olabilir. Çocuğun cezalandırılmasının doğru olmadığını söyledik. Özgecan Yasası’nı teklif eden milletvekiliyim ben. Onun tekrar üstünde duruyoruz. Tarsus’ta bir üniversite kurulması için bir kanun teklifi verdik. Mersin’de özellikle Anamur ve Bozyazı’da muzun ne kadar önemli olduğunu birlisiniz. Ancak ithal edilen muzlar ile buradaki üreticinin ne kadar zor durumda olduğunu biliyoruz. O nedenle Mersin’de Muz İhtisas Gümrüğü’nün kurulması için bir kanun teklifi verdik.”

 

“MERSİN, İSTİKLAL MADALYASINI HAK ETMİŞTİR”

Engellilere yaşlılık aylığının bağlanması ile ilgili bir kanun teklifi verdiklerini hatırlatan Atıcı, “Doğal afetlerden zarar gören çiftçilerin kredi borçlarının kapatılması ile ilgili bir kanun teklifi verdik. Mersin’e ‘İstiklal Madalyası’ verilmesi ile ilgili 2 kere kanun teklifi verdik. Nedense bunu Mersin’in AKP milletvekilleri de dahil hiç kimse dikkate almıyor ama Mersin Kurtuluş Savaşı’nda kahramanlıkları ile ünlü bir kenttir. Özellikle Fransızlara karşı verdiği mücadelede Toroslar’dan başlayarak denize kadar Kuva-i Milliye gücü ile direnmiştir. Bir istiklal madalyasını bana göre hak etmiştir. Mersinlilerden bu esirgenmemelidir. Mersin’de Gadir Hum olayının bir bayram olarak kutlanmasını arzu ettim. Bunun için de bir kanun teklifi verdim. Kamuya eleman alımlarda artık liyakat değil, mülakat usulü var. Bu mülakatların, sözlü sınavların sesli ve görüntülü olarak kaydedilmesi için bir kanun teklifi verdim. Biliyorsunuz terörle mücadelede yaşamını yitiren sivillerde ayrım yapılıyor. Gazilerde, şehitlerde ayrım yapılıyor. Örneğin 15 Temmuz olaylarında şehit ve gazi olanlara tanınana haklarla diğer terör olaylarında tanınan özlük hakları açısından çok ciddi farklar var. Bunların giderilmesi gerektiğini söyledik. Muhtarların sigorta primlerinin mutlaka karşılanması gerektiğini ifade ettik. Yurt dışında bulunan Türk vatandaşlarımızın sorunları için birçok kanun teklifi verdik” ifadelerini kullandı.

 

  “40 ADET YAZILI SORU ÖNERGESİ VERDİM”

Kanun teklifleri ile beraber meclisin ele alması gereken konuları tespit ettiklerini söyleyen Atıcı, “Meclis Araştırma Komisyonu kurulması ile ilgili bazı öneriler verdik. Bizi çok yakından ilgilendiren sınır güvenliğimizin araştırılması, Nükleer Santral’in vereceği zararların araştırılmasını istedik. Bunlar araştırılırsa belki vazgeçerler, belki yeni düzenlemeler yaparlar diye düşündük. Çukurova deltasında yaşanan çevre kirliliğini söyledik. Özellikle Mersin’de taksi esnafının, ticari araç şoförlerinin sorunlarının araştırılması için bir önerge verdik. Yine Mersin’de başımızın belası olan çocuklarda uyuşturucu madde bağımlılığın meclis tarafından ele alınması i.in bir önerge vermiştik. Yine cezaevlerinde yaşanan hukuksuzluklar ve sağlık sorunları ile ilgili bazı konuların araştırılması için de pek çok önerge verdik.

Siz basın mensuplarından gelen geri bildirimler ve araştırmaların meclis gündemine getirilmesi için ciddi çabalar sarf ettim. Bu amaçla da 40 adet yazılı soru önergesi verdim. Bunları siz de yakından takip ettiniz. Orada bir güç birliği yaptık. Siz gündeme getirdiniz; ben meclise taşıdım. Ben bir konu meclise taşıdım; siz burada Mersin kamuoyuna duyurdunuz. Böylece güzel bir kolektif çalışmayı da sizlerle gerçekleştirmiş olduk. Örneğin; orta öğretim kurumlarında seçmeli ders konusunu gündeme getirdik. Müzik, resim gibi derslerin öğretmeni yok. Çocuklar din dersini seçmeye mecbur bırakılıyorlar. Biz hiçbir zaman ‘İnsanlar din dersini seçmesin; Kur-an’ı Kerim öğrenmesin’ demiyoruz ama insanları zorunlu olarak bu derslere yöneltmenin ne kadar tehlikeli olduğuna dikkat çekiyoruz” diye konuştu.

 

“HANGİ PARTİ KURUM YAPARSA YAPSIN, YANLIŞTIR”

Esnafların yeni nesil yazar kasalar ile dertlerini dile getirdiklerini de ifade eden Atıcı, “İş-Kur’un burada yaptığı haksız hukuksuz uygulamaları gündeme getirdik. İş-Kur seçim döneminde sadece AKP ilçe bürolarından gönderilen insanların işe alınması ile ilgili tasarruflarda bulundu. 3 ay bile olsa, asgari ücret verilse yaklaşık olarak 5 bin TL’lik devlet parasını bu insanlara verdiler. Eğer ihtiyaç varsa sorun değil. Elbette ihtiyaç gidermek üzere bu insanlara asgari ücret üzerinden bir maaş ödensin ancak 12 öğrencisi bulunan bir okula yaklaşık 20 hademe gönderilmesinin bir açıklaması olmaması gerekir. Bu ortaya çıktıktan sonra birden bire Orman Bölge Müdürlüğü ile ilgili alımlar arttı. Çünkü kişileri alıp kurumlara koyduğunuz zaman insanların gözüne battığı için bu sefer Orman Bölge Müdürlüğü devreye konuldu. Burada bolca insan işe alındı. Nerede bunlar? Ormanda çalışıyorlar. Her taraf orman! Ormana gidince de kimseyi göremiyorsun. İşe giren insanlardan biriyle de görüştüğüm zaman, ‘Hocam bizi işe aldılar. Gidin yatın ormanda. Sorana da ormandayız dersiniz dediler. Biz üç ay maaşımızı aldık’ dedi. Bunları gündeme getirdim. Bunun parti ile alakası yoktur. Bunu hangi parti kurum yaparsa yapsın, yanlıştır. Bunu illa ki AKP yapar başkası yapmaz demiyorum. Bizim de burada belediyelerimiz var. Burada da benzer uygulamalar eğer ortaya çıkarsa aynı hassasiyeti göstereceğimden hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bugüne kadar böyle bir şey olmadı; olmayacak da!” dedi.

 

“DİNİMİZ AÇISINDAN UYGUN DEĞİLDİR”

Mersin’de zaman zaman yaşanan dolu ve sel afetleriyle ilgili önerge verdiklerini ve üreticilerin yanında olduklarına dikkat çeken Atıcı, “Mersin’de söz verilen, 2. bölgeye yapılması düşünülen küçük bir havaalanı projesi vardı. Onu sürekli gündemde tutmaya çalıştık. Mersin maalesef hukuk dışı uygulamaların; özellikle de laikliği ortadan kaldıracak uygulamaların merkezi haline getirilmeye çalışılıyor. Kız ve erkek öğrencilerin yan yana oturmasını yasaklayan bir müdürün durumunu sorduk. Silifke’de camide anaokulu açılmıştı. Bunu gündeme taşıdık. Yine cami-okul iş birliği ile Diyanet İşleri Başkanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan, Mersin’de de İl Müftülüğü ile Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında yapılan ‘4 Gün Okul 1 Gün Cami’ projesi ile bütün okulların camilere bağlandığını resmi belgelerle ispat edip göstermiştik. Onun üzerine gittik. Bu şekildeki uygulamalar, dinde zorlama olduğu algısını uyandırır. Dinimiz açısından da uygun değildir. Hele hele laik demokratik bir ülkede asla kabul edilemeyecek şeylerdir. Hiç kimse çocukların camiye gitmesine karşı değil; hiç kimse insanların ibadetini inancını yaşamasına karşı değil ama okulda bulunması gereken çocuğun haftanın 1 günü camiye gitmesi ve gününü orada geçirmesinin biz tehlikeli bir iş olduğunu açık seçik bir şekilde söylemeye devam ettik” diye söyledi.

 

“CEVAP VERECEK DURUMDA DEĞİLLER”

Mersin’de söz verilen Mut Barajı’nın çok önemli olduğuna vurgu yapan Atıcı, “Safir Ovası’nı sulayacak bir barajdı. Onu gündeme taşıdık. Yine Silifke’de haremlik-selamlık plajların yapılacağı oradaki güzel koyların birilerine peşkeş çekileceği haberini gündeme taşıdık. Onda başarılı olduk. Yine Silifke’de AKP Gençlik Kolları’nın yaz kamplarının olduğu yerlerde Diriliş Muştusu kampları yaptığını Türkiye gündemine taşıdık. Onunla ilgili soru önergeleri verdik ama sizler de çok yakından takip ettiğiniz üzere bu soruların hiçbirine cevap veremiyorlar. Ellerinden gelse cevap verecekler. Çünkü cevap verecek durumda değiller. Örneğin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’nın makam odasına yaptığı harcamaları soru önergesiyle sorduk. Korkunç derece harcamalar yapılıyor. Bunlar da tamamen sizin paranızdan, vergilerinizden harcanıyor” dedi.

 

“GÖREVİMİ YAPTIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM”

Mersin’in terörle anılmasına neden olan olaylar yaşandığını da söyleyen Atıcı, “Örneğin Mersin Limanı’ndan kalktığı söylenilen patlayıcı yüklü gemiyi sorduk. Buna hala cevap veremediler. Ne böyle bir şey yoktur; ne de vardır diyorlar. Benim sorduğum soru öyle havada kalıyor. Bunun haricinde Mersin’deki Suriyelilerin durumunu defalarca gündeme taşıdık. En son sizin de yakından takip ettiğiniz Brezilya’dan gelen canlı hayvanların insan sağlığını nasıl tehlikeye attığını soru önergesiyle meclis gündemine taşıdık. Tarsus Cezaevi’nde yükselen işkence iddialarını da gündeme getirdik. En son verdiğim soru önergesi de odur. Yakında oraya da bir ziyaret yapmayı planlıyorum. Bütün bunları sadece gündeme taşımak yetmez. Burada TBMM’de Mersin’in sesi de olmak gerekir. Bu 2 yıl içerisinde Genel Kurul’da tam 252 kez söz alarak sizlerin sesi olmaya çalıştım. 252 konuşma yapmak gerçekten Mersin’in her türlü sorununu TBMM’de, hükümete, bakanlara oradaki milletvekillerine aktarmak demektir. O nedenle görevimi yaptığımı düşünüyorum” diye sözlerini bitirdi.

Paylaş :
Etiketler :  chp, aytuğ atıcı

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA