CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen 2018-2019 adli yılı açılışı sebebiyle yayınladığı mesajında, “Yargı mensuplarının kimsenin önünde eğilmemesi ve önlerini iliklememesi için cübbelerinde düğme olmadığını kaydeden CHP’li Vekil “Hukukun üstünlüğü endeksinde 113 ülke içinde 101’inci olan, OHAL koşullarını sürdüren, Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duymayan, FETÖ terör örgütü hakimlerine her istediklerini veren, mahkemelere talimat yağdıran ve yargıyı kendine bağlayan bir anlayışın sarayında yapılan adli yıl açılış törenine katılmak, alkışlamak ve ayağa kalkmak hukuka yapılacak en büyük saygısızlıktır” dedi.
“HUKUK CAMİASI YENİ ADLİ YILA SORUNLU GİRMEKTEDİR”
Antmen’in açıklamalarında öne çıkanlar şu şekilde: “Bir ülkede adaletin var olduğu hissiyatının yaşayabilmesi hukuk devletinin varlığı ile mümkündür. Yeni adli yıl başlıyor. Ama, maalesef Hukuk camiası yeni adli yıla geçen tüm yıllardan daha fazla sancılı ve sorunlu girmektedir. Hukuk devleti ilkesi, tüm hukukçular bir yana, hukukçu olmayan ancak hukuka tabi olan tüm devlet kurum ve kuruluşlarının dahi takip etmesi gereken en önemli ilkedir. Bugün için güzel ülkemizde yargının bağımsız olduğundan ve hukukun üstünlüğü ilkesinin hakim olduğundan söz edemeyiz. Yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü sona erdi. Bir süre önce ‘Yargının itibarı yerlerde sürünüyor’ sözleri bizzat yargının üst düzey temsilcileri tarafından ifade edilmişti.”
“HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE SAHİP ÇIKMAYA DEVAM ETMELİYİZ”
Antmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP İktidarı 2010 ila 2014 yılı arasında yargıyı alçak ve hain FETÖ terör örgütünün, şimdi her biri yargılanmakta olan, cüppeli tetikçilerine teslim etmişti. 2014 yılında ‘Yargıda Birlik Platformu’ adı altında bir araya gelen Hakim ve Savcılarımız HSYK’daki FETÖ Terör Örgütü egemenliğine son vermişti. Ancak ne acıdır ki 2014 yılından sonra Hakim ve Savcılık mesleğine girişte siyasi iktidar partisi yandaşı olanlar ve hatta AKP’nin İl ve İlçelerinde görev yapmış avukatlar, hakim ve savcı yapıldı. Bu dönemde yargıda siyasallaşma gün geçtikçe had safhaya ulaştı. Yeni oluşturulan HSK, Yargıtay ve Danıştay Üye atamaları ile en son Hakim ve Savcı atama kararnamesi yargıdaki kadrolaşmayı açıkça gözler önüne sermektedir. İşte bu kadar siyasallaşan bir yargı düzeninde yeni adli yıla gireceğiz Siyasi iktidarın öncelikle yargıyı siyasallaştırmaktan vazgeçmesi, ama daha da önemli olarak atama ve terfilerde liyakat ve başarıya azami önemi vermesi gerekmektedir. Aksi halde Türk Yargı Sistemi çökecektir. Hukuksuzluklar karşısında sessiz kalmak, yapılan ve yapılmak istenen yanlışlara da ortak olmak demektir. Her şeye rağmen, ümitsizliğe kapılmadan demokrasiye, barışa, kardeşliğe, Cumhuriyetimizin temel
kazanımlarına, tam bağımsız yargıya, insan haklarına, adalete ve hukukun üstünlüğüne sahip çıkmaya devam etmeliyiz.”