17 Mayıs 2024 Cuma

15:12   CARETTA CARETTALARIN YUVALANDIĞI KAZANLI SAHİLİ TEMİZLENDİ   14:21   KOBANİ DAVASI`NDA DURUŞMANIN ERTELENME TALEBİ REDDEDİLDİ   14:04   CHP`DE TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİ BAŞKANLIĞI SEÇİMİ İÇİN SÜREÇ BAŞLIYOR   13:44   CAN ATALAY İÇİN ADALET NÖBETİ   12:06   MERSİN’DE 5 GÜN BOYUNCA 19 MAYIS RÜZGARI ESECEK   11:40   KOBANİ DAVASINDA KARAR BEKLENİYOR… DEM PARTİ`DEN SİNCAN CEZAEVİ ÖNÜNDE AÇIKLAMA...   09:53   MERSİN BÜYÜKŞEHİR DESTEKLİYOR, KADINLAR OKUMA YAZMA ÖĞRENİYOR   01:39   AYM`NİN CAN ATALAY KARARINI UYGULAMAYAN YARGITAY 3. CEZA DAİRESİ BAŞKANI MUHSİN ŞENTÜRK, YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI`NA SEÇİLDİ   01:20   ALİ MAHİR BAŞARIR: "OSMAN KAVALA DOSYASINDA HEYET KAPAĞINI BİLE KALDIRMADAN RET KARARI VERDİ, UTANÇ MESELESİDİR BU"   01:01   FAHİŞ FİYAT ARTIŞI VE STOKÇULUK CEZALARININ ARTIRILMASINI DA İÇEREN KANUN TEKLİFİNİN İLK 3 MADDESİ TBMM GENEL KURULU`NDA KABUL EDİLDİ   16:47   MGM HAVA TAHMİN UZMANI MURAT ACAR: HAFTA SONU BATI KESİMLERDEN BAŞLAYARAK HAVA SICAKLIKLARI ARTACAK   16:14   AYHAN BORA KAPLAN DAVASI KAPSAMINDA GİZLİ TANIĞIN İSMİNİ VERDİĞİ 4 POLİS GÖZALTINA ALINDI   16:11   SAADET- GELECEK GRUBUNDAN İSRAİL BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE AÇIKLAMA   15:05   MERSİNLİ SANATÇILAR ‘UZAKLAR’DAN DÖNDÜ   14:16   MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI SEÇER KORKUSUZ KAHRAMANLARLA BİR ARAYA GELDİ   12:31   DEM PARTİ`DEN KOBANİ DAVASI İÇİN ÇAĞRI   11:38   MSB: "GARA VE HAKURK`TA 12 PKK`LI TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ"   11:03   TÜRKİYE`DE DOĞURGANLIK HIZI SON 22 YILDA 2,38 ÇOCUKTAN, 1.51 ÇOCUĞA DÜŞTÜ   10:11   MERSİN’DE DANS VE RİTMİN BÜYÜSÜYLE ENGELLER BİR KEZ DAHA AŞILDI   09:57   MERSİN’DE 19 MAYIS, RUHUNA YAKIŞIR ŞEKİLDE KUTLANACAK  
 
     
 
 
image

Okunma : 1333  Tarih : 8.12.2018  E-Mail : bilgi@mersinerji.com

 
Metehan  ÖZKÜN

Kısır Döngü Sürecinde Türkiye

Türkiye’nin kısır bir döngü içerisinde sıkışıp kalmasının teorik ve sistematik nedenleri vardır. Bunlardan örnek vermek gerekirse, Türk toplumunun hassas olduğu en önemli konulardan biri olan “ din “ temasının yanlış bir kanaldan ivme kazandırılmaya çalışılması. Din, siyasete alet edildiği an da kutsallığını ve amacını kaybeder. Sadece siyasette değil; kendi uygulama alnının dışında olan bütün faaliyetlere entegre edilmeye çalışıldığı zaman anlamsallığının, amacının kaybolmasına neden olur ve toplumun bu açıdan maneviyatının azalmasına ve zedelenmesine yol açar.  Bir diğeri ise; “ Vatan- Millet “ olgusunun siyasette olması gerektiğinden daha fazla hatta o vatana ve millete zarar getirecek seviyeye ulaşmasıdır. Çünkü her zaman vurgusunu yaptığım gibi siyaset bir bilimdir ve bu bilime tek pencereden bakarsanız mutlaka hataya sürüklenirsiniz. Tabii ki vatanımızı seveceğiz, milletimiz ve milli değerlerimizi koruyacağız lakin bu olgular aynı din gibi kutsal olduğu için, hassas davranılması gerekir. “ Milli kavramlara ” dış politikada ağrılık verilmesi fakat iç politikada siyasi emellere alet edilmemesi gerektiğini düşünüyorum.  Mesela şehitler üzerinden siyaset yapılması evrenin en onursuz hareketlerinden birisidir. Dünya üzerindeki hiçbir coğrafyada toplumun değerleri hiçbir siyasi oluşumun varlığı sebebinden dolayı var olmamıştır. Toplum istediği sürece değerler var olacaktır, çünkü bu değirmenin suyu millettir!

Biz de adettendir her işi dönüp dolaşıp Amerika’ya bağlamak. Sanırım işin kestirmesi bu.. Oysa biraz daha dallı budaklı düşünmemiz gerekiyor. Tümdengelimle nereden gelineceği ve nereye gidileceği az çok belli o zaman bu sefer tümevarım yöntemi ile yola çıkmak lazım. En küçük birimden başlayarak… Ütopya teorilerden bahsetmiyorum, küçük realist bulgular asıl gerekli olan.. Eğer siyasi bir araştırmanın içindeysek bize lazım olan en önemli soru kelimesi “ Neden? “ ‘dir. Ve dediğim gibi maneviyattan ve kalıplaşmış düşüncelerden bu zaman zarfında kendimizi soyutlamamız gerekiyor. Ülkenin siyasi sürecinde kendi savunduğumuz ideolojiyi bile yeri geldiğinde eleştirip, yapıcı fikirler üretebildiğimiz bir kanal yaratmalıyız kendimize…

Türkiye kısır döngüde. Küreselleşen dünyada , tek bir “dünya devleti”  hedefleyen emperyalistlerin arzu ettiği de bu. Bu yüzden toplum olarak daha çok fikir sahibi olup, daha çok fikir üretip kendimize faaliyet alanları yaratmalıyız.

Yazımı, eserlerini uzun yıllardır takip ettiğim ve yakın zamanda kaybettiğimiz Prof.Dr. Oktay SİNANOĞLU’nun  “ Büyük Uyanış “ adlı kitabından bir alıntı ile bitirmek istiyorum.

Sinanoğlu der ki:

“ Milliyetçi “ eşittir sadece “anti-komünist”’e indirgendi. Tabii biri anti-komünist olur da Yunan milliyetçisi de olabilir. Türkiye’de örnekleri görüldü.

“ Solcu “ eşittir “anti-faşist “. Peki toplumcu felsefeye, emperyalizm karşıtlığına ne oldu? Onlar gitti.

“Atatürkçülük “ eşittir “ laiklik” eşittir “Müslüman düşmanlığı” konumuna getirilmek istendi.

Dindar kesime “ ümmetçilik “ ve de “ Türk düşmanlığı “ telkin edildi. Müslüman Türk’e, Türk Müslüman’a düşman edildi. Halbuki yakın zamana dek halkın kafasında (dış dünyada olduğu gibi) “Türk demek Müslüman demek, Müslüman demek Türk demek” inancı vardı.”




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 




 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2024 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA