9 Haziran 2025 Pazartesi

12:36   BÜYÜKŞEHIR, KURBAN KESIM HIZMETININ ARDıNDAN TEMIZLIK MESAISINDE    13:40   BAŞHEKIM TOPÇU’DAN FERDI ZEYREK’IN DURUMUYLA ILGILI AÇıKLAMA: "BAŞKANıMıZıN TÜM YOĞUN BAKıM TEDAVILERI OLMASı GEREKTIĞI GIBI DEVAM EDIYOR"   09:30   BÜYÜKŞEHIR İTFAIYESI KADROSUNU GENIŞLETIYOR   07:40   GÜROL AKBAŞ’DAN KURBAN BAYRAMı MESAJı   23:25   BAŞKAN ULAŞ YıLMAZ’DAN BAYRAM MESAJı: “BAYRAMLAR KARDEŞLIĞIMIZI PEKIŞTIRDIĞIMIZ ZAMANLARDıR”   23:20   BAŞKAN SEÇER’DEN BAYRAMDA GÜÇLÜ MESAJ: “İNADıNA HALK, İNADıNA BIRLIK!”   15:20   CHP’LI VEKIL GÜLCAN KıŞ’TAN KURBAN BAYRAMı MESAJı   14:22   TARSUS ŞEHIR MEZARLıĞı OTOPARKı TAMAMEN YENILENDI   14:10   MERSIN BISIKLET ŞEHRI OLMA YOLUNDA HıZLA İLERLIYOR   14:02   KDENIZ KAYMAKAMı VE BELEDIYE BAŞKAN V. ZEYIT ŞENER’DEN KURBAN BAYRAMı MESAJı   13:56   HAMIT KARıŞ: “BAYRAMDA PAYLAŞTıKÇA ÇOĞALAN DEĞERLERIN FARKıNDA OLALıM”   13:50   BAŞKAN ALI BOLTAÇ’TAN KURBAN BAYRAMı KUTLAMA MESAJı    13:12   BAŞKAN SEÇER, MERSIN BÜYÜKŞEHIR’IN ‘ALTıN KOVAN PROJESI DAĞıTıM TÖRENI’NE KATıLDı   01:05   CHP LIDERI ÖZGÜR ÖZEL HAKKıNDA SORUŞTURMA BAŞLATıLDı   22:59   CHP’NIN GAZIOSMANPAŞA MITINGI... ÖZEL: ERDOĞAN’ıN GÖREVLENDIRDIĞI KIŞILER DARBEYI ASKER ÜNIFORMASıYLA DEĞIL SAVCı CÜBBESIYLE YAPMAKTADıR   22:50   HASAN TÜZÜN: “BAYRAMLAR, BIZI BIZ YAPAN DEĞERLERI HATıRLAMA ZAMANıDıR”   21:32   İZMIR BÜYÜKŞEHIR BELEDIYESI ILE DİSK/GENEL-İŞ ARASıNDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMESI İMZALANDı   19:01   BAŞKAN SEÇER SÖZÜNÜ VERMIŞTI; GÜLNAR, ILıSU SUYUNA KAVUŞTU   16:10   BÜYÜKŞEHIR’IN HALK PLAJLARı YAZA HAZıR   16:01   BAŞKAN BOLTAÇ DÜNYA BISIKLET GÜNÜNDE PEDAL ÇEVIRDI  
 
     
   

ORHAN SARIBAL: "2022 YILI TÜKETİCİYLE, ÜRETİCİYLE, ÇİFTÇİYLE NE YAZIK Kİ YİNE AĞIR BİR YIL OLARAK GERİDE KALMIŞ GÖRÜNÜYOR"


CHP Genel Başkan Başdanışmanı, Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal; 2022 yılında tarıma dair genel değerlendirmelerde bulundu. Sarıbal, "2022 yılı tüketiciyle, üreticiyle, çiftçiyle ne yazık ki yine ağır bir yıl olarak geride kalmış görünüyor. Peki umutsuz muyuz? Elbette değiliz. Eğer sorunu da onu tespit edersek çözümü buluruz. Türkiye`nin temel sorunu ne yazık ki Türkiye`nin milli meselesi haline dönüşmüş krize dönüşmüş iktidar meselesidir çünkü Türkiye bugün bu pahalılıktan bahsediyorsa, tarımdan bu kadar ağır ithalat varsa, bunun temel sorumlusu tek adam iktidarıdır" dedi.

 

Tarih : 31 Aralık 2022 Cumartesi 12:25   Okunma : 576

ZEHRA DEĞİRMENCİ - SİBEL KAHRAMAN

CHP Genel Başkan Başdanışmanı, Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal; 2022 yılında tarıma dair genel değerlendirmelerde bulundu. Sarıbal, "2022 yılı tüketiciyle, üreticiyle, çiftçiyle ne yazık ki yine ağır bir yıl olarak geride kalmış görünüyor. Peki umutsuz muyuz? Elbette değiliz. Eğer sorunu da onu tespit edersek çözümü buluruz. Türkiye`nin temel sorunu ne yazık ki Türkiye`nin milli meselesi haline dönüşmüş krize dönüşmüş iktidar meselesidir çünkü Türkiye bugün bu pahalılıktan bahsediyorsa, tarımdan bu kadar ağır ithalat varsa, bunun temel sorumlusu tek adam iktidarıdır" dedi.

CHP Genel Başdanışmanı, Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal; CHP Bursa İl Başkanlığı`nda düzenlediği basın toplantısında 2022 yılı tarım verilerini değerlendirdi. Sarıbal, "Son 20 yılda AKP döneminde 87 milyon ton buğday ithal ettik. Buna karşılık 24 milyar dolar gibi bir para ödedi. Sadece buğday için 2022 yılında 7,9 milyon ton buğday için üç milyar dolar ödeme yaptık. Aynı şekilde Mısır 2022 yılında 2,8 milyon ton ithalatımız var. Ayçiçek ithalatımız 688 milyon ton. Dolar olarak 546 milyon dolar. Elbette cumhuriyet tarihinin belki de dünyanın rekoru bu" dedi.

"BİR KRİZDE AÇ KALABİLİRSİNİZ"

Orhan Sarıbal`ın açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

"Hava, su ve gıda olmazsa yaşam hakkımızı sürdüremeyiz. Dolayısıyla aslında gıda bir yaşam hakkıdır. Su da bir yaşam hakkıdır. Hava da bir yaşam hakkıdır. Yeniden milli ekonomi, milli tarım yani gıda egemenliğimizi, gıda bağımsızlığımızı, gıda güvencemizi, başka şirketlerin, başka ülkelerin hegemonyasına bırak dediler. Arkasından en önemli şey küresel ısınma ve iklim değişikliği için her şeyi yapmalıyız. Ve Ukrayna Rusya savaşı gösterdi ki eğer siz gıda güvenliğinizi, gıda güvencenizi, yabancı şirketlere ve yabancı ülkelere bırakırsanız bir krizde aç kalabilirsiniz. Dünya bunu gördü ve bununla ilgili ciddi çalışmalar yaptı.

"GIDA ENFLASYONUNDA BİRİNCİ SIRADAYIZ"

Yeniden yerelde üretim, yeniden milli ekonomi, milli tarım yani gıda egemenliğimizi, gıda bağımsızlığımızı, gıda güvencemizi, başka şirketlerin, başka ülkelerin hegemonyasına bırakmayız dediler. Arkasından en önemli şey küresel ısınma ve iklim değişikliği için her şeyi yapmalıyız. Ukrayna-Rusya savaşı gösterdi ki eğer siz gıda güvenliğinizi, gıda güvencenizi, yabancı şirketlere ve yabancı ülkelere bırakırsanız. Bir krizde aç kalabilirsiniz. Dünya bunu gördü ve bununla ilgili ciddi çalışmalar yaptı. Ne yaptı dünya? Bir yerel üretim modellerini hızlıca geliştirdiler. İki stoklarını altı aylık, bir yıllık değil, iki yıl yetecek şekilde tekrar dizayn etmeye başladılar. Üç bütün tarımda kullanılacak girdi ve üretim araçları için bizzat kendileri büyük kaynaklar ayırarak gelecekte gıda güvenliğini sağlamak adına önemli çabalar ve kaynaklar ayırdılar. Bir de Türkiye`ye bakalım. Türkiye ne yaptı? Nereye gidiyor? 2022 yılında tarımda neler yaşadık, neler yaşıyoruz? Önce şunu söyleyelim. Şu anda dünyada dördüncü Avrupa Birliği ve OECD ülkelerinde gıda enflasyonunda birinci izler arkadaşlar ve böyle bir rekorumuz var.

"AKP DÖNEMİNDE 87 MİLYON TON BUĞDAY İTHAL ETTİK"

İktidar çıkıp diyor ki `biz üretimi arttırdık`. Dolayısıyla Türkiye`de üretim fazla. Öyle bir şey var mı bir bakalım. Nüfus 66 milyon 2002 yılında ve 100 milyon tonun üzerinde üretim var. Bugün nüfus 85 milyon artı 6 milyon sığınmacı var. Kişi başına baktığımızda yaklaşık olarak 80 kilogram daha az üretim yapıyoruz. Bu bütüncül ama asıl önemli olan şu, stratejik ürünler, örneğin buğday, arpa, mısır, ayçiçeği, pamuk, soya. Yani ekmeksiz yaşayamayacağımızı öngörerek bu tür ürünlerde ülkemizin durumunu çok daha kötü olduğunu söyleyebilirim. Son 20 yılda AKP döneminde 87 milyon ton buğday ithal ettik. Buna karşılık 24 milyar dolar gibi bir bir para ödedi.  Sadece buğday için2022 yılında 7,9 milyon ton buğday için üç milyar dolar ödeme yaptık. Aynı şekilde Mısır 2022 yılında 2,8 milyon ton ithalatımız var. Ayçiçek ithalatımız 688 milyon ton. Dolar olarak 546 milyon dolar. Elbette cumhuriyet tarihinin belki de dünyanın rekoru bu. Türkiye`ye iktidarın ödediği destekleme sadece otuz dokuz milyar. Buradan baktığımızda Türkiye`nin aslında temel ürünlerde dışarıya bağımlı olduğunu açık ve net bir şekilde gördük.

"SÜT ÜRETİMİ DÜŞTÜ"

TÜİK`in rakamlarına bile tarımsal dış ticarette tam eksi 42 milyar dolar içerideyiz. Yakın tarihte ilk kez daha yıl tamamlanmadan on bir ayda tarımsal ithalatımız, tarımsal ihracatımızın iki katı olmuş. 2022 yılının ilk 11 ayı 6 milyar 194 dolar ihracat, İthalat ise 89 milyar dolar. Fark eksi 6 milyar 894 milyon dolar ihracat daha fazla. Bugüne kadar hiç böyle bir şeyle karşılaşmadık. Bu tarımın nereye gittiğine dair çok net somut bir örnektir. Son bir yılda süt üretiminde yüzde 3,3 düştük. Ekim ayını karşılaştırdığımızda yüzde 24, 2021 ile 2022 arasındaki ekim ayı süt üretimimiz yüzde 24 daha düşük. İçme sütümüz yüzde 10 daha azaldı.  Neden insanlar daha az tüketmek zorunda. Tek gerekçesi var yanlış tarım politikaları. Tam 176 milyon yem ham maddesi ve yem destek maddesi ithal ettik. Çiftçi bir litre süt ile bir kilo yem alamıyorsa o üretimi gerçekleştiremez. 2019`dan beri sürekli hayvanlar kesime gidiyor. Bu daha da düşecek. 

"TÜRKİYE HALKI ETTE VE SÜTTE DÜNYANIN EN YOKSULLARI İÇERİSİNDE"

Türkiye`de 146 milyon dönüm mera alanı var. Bursa`da binlerce dönüm mera, yol, köprü, elektrik, su sanayi, konut vs. gerekçeleriyle amaç dışına çıktı. Bakanlık 130 dönüm olduğunu söylüyor. Bakanlık başka bir açıklama daha yaparak sadece 15 milyon dönümüne sahiptik diyor. Mera varlığımızın yüzde 10`nu bile ıslah edilmemiş. Eğer 146 milyon dönüm meranız varsa onun sadece 15 milyon dönümünü ıslah etmişseniz o hayvancılığı sürdüremezsiniz. Dolayısıyla süt ve et krizi devam eder. Türkiye halkı içme sütünde de ette de dünyanın en yoksulları içerisindedir. Tarım sektörü sürekli küçülüyor.  Tahıl koridoru iki gerekçeli uzlaşmayla bitti. Bir tanesi Ukrayna`daki tahıl ağı ambarında olan tahıllar. O tahıllar Ukraynalı çiftçilerin değil. Çok uluslu büyük şirketlerin. Bir diğer önemli sonuç ise eğer tahıl koridoru temmuzda anlaşıp, ağustosta uygulanma yerine mayısta anlaşıp mayısın sonunda uygulansaydı Türkiye şu anda çok ağır bir sorunla karşı karşıya olacaktı.

"YETERLİ DENGELİ GIDAYA ULAŞAMIYORUZ"

Çiftçinin borçla süreci yönettiği tüketicinin aldığı ücretle ne yazık ki yeterli dengeli gıdaya ulaşamıyoruz. Fakat iktidar hala kameralara çıkıp çok rahat bir şekilde yalan söylediği tarihsel bir dönemden geçiyoruz. 2022 yılı tüketiciyle, üreticiyle, çiftçiyle ne yazık ki yine ağır bir yıl olarak geride kalmış görünüyor. Peki umutsuz muyuz? Elbette değiliz. Eğer sorunu da onu tespit edersek çözümü buluruz. Türkiye`nin temel sorunu ne yazık ki Türkiye`nin milli meselesi haline dönüşmüş krize dönüşmüş iktidar meselesidir çünkü Türkiye bugün bu pahalılıktan bahsediyorsa, tarımdan bu kadar ağır ithalat varsa, bunun temel sorumlusu tek adam iktidarıdır. Son beş yılda ülkeyi getirdiği 4,9 liradan aldığı doları bugün 19 liraya taşımışsa temel sorunu buradadır. Ferman padişahımsa bu topraklar bu ülke bizim. Elbette Kızılderili sözüyle bitirmek lazım. Ormanda son ağaç kesildiğinde nehirde son su bittiğinde ve son balık öldüğünde. Beyaz adam paranın yenmeyeceğini anlayacaktır."

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA