7 Kasım 2025 Cuma

23:32   TARSUS’TA RUH SAĞLıĞıNA DOKUNAN BELEDIYECILIK: YAŞLıLAR İÇIN UMUT VEREN SÖYLEŞI   23:12   TOROSLAR’DA YENI DÖNEMIN SIMGESI: MIMAR SINAN PARKı VE ÜLMIYE TOPUZ TAZIYE EVI HIZMETE AÇıLDı   22:47   CUMHURIYETIN KARANLıĞA TESLIM OLMASıNA İZIN VERMEYECEĞIZ   22:31   MERSIN BÜYÜKŞEHIR’DEN ULUSLARARASı HIZMET KALITESI ONAYı   15:44   FıRSAT EŞITLIĞI VE VEFA BULUŞTU: PELIN KıYGA (YAŞOT) PARKı HIZMETE AÇıLDı   15:37   MERSIN BÜYÜKŞEHIR’DEN LÖSEMILI ÇOCUKLARA MORAL DESTEĞI…    15:32   YENIŞEHIRLI KADıNLAR “DAYANıŞMA PIKNIĞI”NDE BULUŞTU   09:23   SABAHA KARŞı ‘FIILI GÖZALTı’: GAZETECILERE SESSIZ OPERASYON   09:15   PET ŞIŞE DEĞIL, ÇÖP KUTUSU: MESKİ’DEN VATANDAŞA TEMIZLIK ÇAĞRıSı   08:20   SABAH BASKıNıYLA GÖZALTı: İKI GAZETECI MALI ŞUBE’DE İFADE VERDI   06:33   HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İÇIN TARIHI İMZA: 30 BARODAN DEMIRTAŞ VE ATALAY VURGUSU   23:12   ANKARA’NıN GÖBEĞINDE AÇLıK: ÖĞRENCILER ÜCRETSIZ YEMEK İSTEDI, MECLIS REDDETTI   22:57   MERSIN’DE HUZUR İÇIN EL ELE: BAŞKAN SARı’DAN EMNIYET’E TEŞEKKÜR ZIYARETI   22:45   TOPLUMSAL SORUMLULUKTA ÖNCÜ ADıM: SEÇER, LÖSEMILI ÇOCUKLARLA BULUŞTU   22:33   FAS VE BELÇIKA’DA YÜZDE 55’LIK ARTıŞ: AKİB, YENI PAZARLARLA ZIRVEYE YÜRÜYOR   22:05   AVRUPA’DAN TÜRKIYE’YE GÜÇLÜ HAMLE: MEHRWERK GROUP, CPP TÜRKIYE’YI SATıN ALDı   21:52   BAŞKENTTE TARSUS VIZYONU: BAŞKAN BOLTAÇ’TAN STRATEJIK ANKARA TEMASı   15:56   MEZITLI’DE ZEYTININ BEREKETI EĞITIME DÖNÜŞÜYOR   15:54   TOROSLAR’ıN YEŞIL ALANLARı KASıMPATı İLE RENKLENDI   14:28   AİHM’NIN SELAHATTIN DEMIRTAŞ HAKKıNDAKI KARARı... CUMHURBAŞKANı ERDOĞAN: BURASı BIR YARGı ÜLKESIDIR, YARGı NE DERSE O OLUR  
 
     
 
 
image

Okunma : 33322  Tarih : 11.4.2017  E-Mail : bilgi@mersinerji.com

 
Ender ERDEMİL

Adalet.

Adalet tarih boyunca filozofların üzerinde en çok kafa yordukları konulardan biridir. Platon adaleti en yüce erdemlerden biri olarak tanımlar. İnsanın ve devletin temel davranış kuralı olduğundan söz eder. Aristo’ya göre de adaletin asıl hareket noktası eşitliktir.

Aydınlanma çağında düşünürler adalet ve hukuk kavramlarını bir araya getirmişler  “doğal hukuk” kavramını ortaya koymuşlar. Hukuka ve hukuksal eşitliğe uymayı adil davranmak olarak tanımlamışlar.

Şu bir gerçek ki adalet ve devlet kavramları birbirinden ayrılmaz. Başka bir deyişle adaleti dağıtacak olan devlettir.

17. Yüzyıl düşünürü ve devlet adamı Koçi Bey’e göre devletin adalet üzerine kurulu olması gerekir. Osmanlı devletinin çürümesiyle adaletten uzaklaşmayı özdeşleştirdiğini görüyoruz. 1630 yılında hazırlayıp devrin padişahlarına sunduğu risalesinde şunları belirlemiş:

1.Siyaset’in en yüksek noktasındaki otorite olan Sultan’ların halktan kopmaları, devlet işlerinden uzaklaşmaları, zevk, sefaya düşkünlükleri,

2.Ordunun savaşma yeteneği olmayan, kazanç peşinde koşan ve yanlış işler yapmış olanlarca doldurulması,

3. Adaleti dağıtan kadıların ehliyetsiz kişilerden seçilmesi, halkın gözünde itibarlarını yitirmeleri,

 4.Dini görevlerin ve eğitim görevlerinin ehli olmayanlara para karşılığı verilmesi, kuralların ihlali. (Beşik ulemalığı)

 (Kaynak:MACHİAVELLİ ve KOÇİ BEY’DE SİYASET, ADALET ve ERDEM Hüseyin BAL, hacettepe.edu.tr)

Günümüzde adalet kavramı hukukla tamamen bütünleşmiş, hukuk adaleti dağıtmanın temel aracı haline getirilmiştir. Farklı gelir gurupları arasındaki eşitsizliğin giderilmesi için sosyal adalet kavramı da geliştirilmiştir. Sosyal Adalet, kapitalizmin farklı gelir gurupları arasında yarattığı eşitsizliği gidermenin bir aracı olarak görülmüştür. Sosyal adalet kavramı da devlet yönetimine ve ekonomiye “Planlı kalkınma” olarak yansımıştır.

Ne var ki, Türkiye dışa açılıp dünya ekonomisiyle “entegre” olduğunda “planlı kalkınma” dönemi de son bulmuştur. Zira küresel liberalizm toplumsal kalkınmanın büyümenin sonucu olduğunu savunmaktadır. Ekonomi büyüdükçe herkesin parası olacağı varsayılarak Planlı kalkınma dönemlerinin sosyal adalet sağlayıcısı parasız sağlık, eğitim, sosyal güvenlik sistemi tamamen ortadan kaldırılmıştır. Bu hizmetler de “ekonomik büyümeye” katkısı olacak şekilde paralılaştırılmıştır.

Paranın her şey kabul edildiği toplumda, zaten az olan eşitlik tamamen ortadan kalkmış, gücü olanla olmayan arasındaki aralık uçuruma dönüşmüştür.

Bugün Koçi Bey’in 1630 yılında belirlediği çürümüşlüğü yaşamadığımızı kim ileri sürebilir?

Yargı, yürütme hatta yasama aygıtlarımızı yukarıdaki belirlemeler ışığında tekrar düşünün.  

Anayasaya ve yasalara aykırı davrananların çürümeyi nasıl hızlandırdıklarını, Anayasa değişikliğiyle bu yapıyı hukuk zeminine oturtmaya çalıştıklarını görün.

Yazımızı Hüseyin Bal’ın MACHİAVELLİ ve KOÇİ BEY’DE SİYASET, ADALET ve ERDEM başlıklı çalışmasından alıntılarla bitirelim:

“Machiavelli’ye göre devlet kendi başına bir amaçtır. Devleti, iktidarı temsil eden hükümdar amaçlara ulaşmak için meşru olan veya olmayan tüm araçları kullanabilir. Devlet veya iktidar kendi başına en yüksek değer olduğundan onu korumak için adalet, doğruluk, ahlak ve hatta din gibi kutsallar ihlal edilebilir.

Evet diyerek iktidarlara; Machiavelli’in gösterdiği yolu uygulama fırsatını, dönüşü olmayacak bir biçimde vereceksiniz.

Oysa Koçi Bey’in yönetenlere önerileri şunlar:

“Din ve devlet işlerinde kararlı olunuz,

Adil olunuz,

Her işi hak edene veriniz,

İltimas ve rüşveti kaldırınız,

Halkı ezdirmeyin ve ezmeyin,

Süs ve şöhretten kaçınız,

Kötülere karşı çıkınız, iyileri koruyunuz.” 

Hayır derseniz Koçi Bey’in ilkelerini savunmuş, hayata geçmesini sağlamanın yolunu açmış olacaksınız.

 

 




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz :

Güvenlik Kodu : Güvenlik Kodu
Kod :

 




 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA