(ANKARA) – Uluslararası Ceza Mahkemesi`nin (ICC) Başsavcısı Karim Khan, hakkında yürütülen cinsel taciz iddialarına ilişkin BM öncülüğündeki soruşturma sonuçlanana kadar izne ayrıldı. UCM`nin Rusya ve İsrail`e karşı yürütülen soruşturmaları devam ediyor.
Khan`ın ofisinden yapılan açıklamada, Başsavcı`nın meslektaşlarına geçici olarak görevinden çekileceğini bildirdiği ve Birleşmiş Milletler`in İç Denetim Ofisi (OIOS) tarafından yürütülen dış soruşturmanın tamamlanmasını bekleyeceği belirtildi. OIOS, aralık ayından bu yana, UCM`nin denetim organına yapılan şikâyetler üzerine Khan`a ilişkin soruşturma yürütüyor.
Batı medyasında yer alan haberlere göre Khan, görevden ayrılacağını belirttiği e-postasında “Artan medya haberleri ışığında, soruşturma tamamlanana kadar izne ayrılma yönünde bilinçli bir karar aldım” dedi. Khan, görevlerini iki yardımcı savcısının devralacağını ifade etti.
Khan`ın avukatları da müvekkillerinin tüm iddiaları reddettiğini ve yalnızca medya baskısı nedeniyle görevine devam etmesinin zorlaştığı için geçici olarak kenara çekildiğini söyledi. İngiltere merkezli Carter-Ruck hukuk bürosu, “Müvekkilimiz hâlâ başsavcıdır, istifa etmemiştir ve böyle bir niyeti de yoktur” açıklamasında bulundu.
OIOS`un soruşturmayı ne zaman tamamlayacağı henüz açıklanmadı. Ancak bu süreç, UCM`nin küresel ölçekteki rolü ve itibarının yoğun biçimde tartışıldığı bir döneme denk geliyor.
Rusya ve İsrail`e karşı yürütülen soruşturmalar devam ediyor
UCM Rusya`nın Ukrayna`ya saldırıları ve İsrail`in Gazze`de yürüttüğü savaşla ilgili yürüttüğü soruşturmalar yürütürken Khan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında tutuklama emri verdi.
Khan, Putin hakkında Ukraynalı çocukların yasa dışı şekilde sınır dışı edilmesi gerekçesiyle, Netanyahu ve İsrail`in eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında ise Gazze`de savaş suçu işledikleri gerekçesiyle tutuklama talebinde bulunmuştu.
ABD, UCM`nin İsrailli yetkililere yönelik adımlarını açıkça eleştirmiş ve bu nedenle Khan`a yaptırım uygulamıştı. UCM yönetimi, bu tür siyasi saldırıların kurumun varlığını tehlikeye atabileceği uyarısında bulunmuştu.