CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Tarım Bakanı, kendi çiftçisine hakaret eder bir şekilde Venezuela çiftçisine mesaj veriyor. Bunlar Türkiye`deki tarımın ve hayvancılığın düşmanı. Keşke öyle bir bakanımız olmasa. Gitti, keşke gelmese. Orada kalsa, oraya yerleşse. Venezuela`da kalarak Türkiye tarımına çok daha büyük faydası olacağına inanıyoruz. Bu kadar çapsız, tarımdan habersiz, hayvancılıktan habersiz bir Tarım Bakanı ile karşı karşıyayız. Türkiye`deki devletin çivisi çıkmış durumda” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Eğitim-Sen Malatya Şubesi`ni ziyaret etti. Okul binalarının yıkılmasına tepki gösteren Ağbaba, “Sadece okullar değil; kentin hafızası olan binalar da yıkılıyor. Rant anlayışı, iktidarın temel anlayışı. İktidarın yıllardır övünmüş olduğu şey; devletin hem binalarını satmak hem hazine arazilerini satmak hem de şehrin önemli, hafızalarını oluşturan binaları yıkmak. Bu sadece Malatya için değil Türkiye`de de böyle. Bunu da çok iyi niyetli görmüyoruz. Cumhuriyet düşmanlığı da görüyoruz. Cumhuriyet döneminde yapılan o görkemli, güzel binaların yıkılarak toplumun ve Türkiye`nin hafızası yok edilmeye çalışılıyor. Ama sonuçta görüyoruz ki bunları yok etmek mümkün değil. Bunların geri dönüşü de onlara olumlu olduğunu düşünmüyoruz” dedi.

"KILIÇDAROĞLU OLMASA KYK BORÇLARI SİLİNMEZDİ. BAŞKA FAİZLERİ DE SİLECEĞİZ"

İktidarın sürekli gündem değiştirmeye çalıştığını dile getiren Ağbaba, şunları söyledi:

"Bizim gündemimiz Türkiye`nin gerçek sorunları ve konuları. Bunlardan biri de hala çok tartışılıyor; KYK faizlerinin silinmesi. Recep Tayyip Erdoğan`ın 2019`da bir görüntüsü ortaya çıktı. Öğrenci, ‘Faizleri silecek misiniz?` diye soruyor; ‘Ben Kılıçdaroğlu olsam ‘siliyorum` derim, ama ben Kılıçdaroğlu değilim Erdoğan`ım, silemem` diyor. 3 yıl sonra nasıl çark ettiğini görüyoruz. Demek ki yapılabiliyormuş, demek ki bazı köşe yazarlarının dediği gibi ‘elinde bir programa göre` iş yapmıyormuş Recep Tayyip Erdoğan. Kemal Kılıçdaroğlu yaptırıyormuş. İyi Kemal Kılıçdaroğlu, öğrencilerimizin ‘Kemal Amcası` var. Kemal Kılıçdaroğlu olmasaydı KYK faizleri silinmezdi.

Başka faizleri de sileceğiz. Geldiğimiz zaman; esnafın bankalara olan, kooperatiflere olan faizlerini de sileceğiz. Çiftçinin de, ödemesin borçlarını; çiftçinin de bankalara olan borçlarının faizlerini sileceğiz. Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının faizlerini sileceğiz. Hiç merak etmesinler; sildi, sildi. Silmezse, onu da geldiğimiz zaman yapacağız. EYT diyoruz, yıllardan beri söylüyoruz. EYT dernekleri söylüyor. EYT çalıştayı yaptık. 81 ilde basın açıklamaları yaptık. Bir girişimleri olduğu söyleniyor. İnşallah onu da biz çözmüş olacağız. Çözmezlerse, o sorunu da biz halledeceğiz. Ne kadar bağırırlarsa bağırsınlar ne kadar yandaş gazeteciler yazarlarsa yazsınlar KYK borçlarının faizini Kemal Kılıçdaroğlu sildirdi.”

"MÜLAKAT SİSTEMİNİ KALDIRACAĞIZ"

Ağbaba, bir gazetecinin, atama bekleyen öğretmenler ile ilgili sorusu üzerine şunları söyledi:

“Atanamayan öğretmenler asgari ücretin altında maaş almaya devam ediyorlar. Maalesef sigortasız ve güvencesiz çalışıyorlar. Bir taraftan yüksek puan alanlar var, bir felsefe öğretmeni gelmişti; 90 puan almış atanamıyor. Maalesef mülakat denilen ucube halen var. O mülakat sistemini kaldıracağız. Hem ücretli hem de Halk Eğitim Merkezleri`nde çalışan öğretmenlerin de haklarını vereceğiz. Türkiye`de aslında atanamayan değil ataması yapılmayan öğretmenler var. Bu meselede bizim gündemimizde. Göreve geldiğimizde Türkiye`de atanamayan öğretmen diye bir mesele kalmayacak.”

“VENEZUELA`DA KALARAK TÜRKİYE TARIMINA DAHA FAYDALI OLUR”

“Türkiye bir Venezuela modeline geçti” diyen Ağbaba konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Tarımda, ekonomide, uyuşturucuda Venezuela modeline geçti. Dünya Venezuela`yı para biriminin değer kaybettiği, uyuşturucunun yaygın olduğu bir ülke olarak tanıyor. Bir Tarım Bakanı, kendi çiftçisine hakaret eder bir şekilde Venezuela çiftçisine mesaj veriyor. Keşke Venezuela`daki bakan, gelmese buraya. Orada daha faydalı işler yapsa. Türkiye tarımında geçtiğimiz dönem çapsız bir bakan vardı. Ondan daha çapsız, gideni aratan bir Tarım Bakanı ile karşı karşıyayız.

Bunlar Türkiye`deki tarımın ve hayvancılığın düşmanı. O bakana yaptığı açıklamalardan dolayı ‘yazıklar olsun` diyoruz. Keşke öyle bir bakanımız olmasa, gitti keşke gelmese, orada kalsa, oraya yerleşse. Orada kalarak daha faydalı olur. Venezuela`da kalarak Türkiye tarımına çok daha büyük faydası olacağına inanıyoruz. Bu kadar çapsız, tarımdan habersiz, hayvancılıktan habersiz bir Tarım Bakanı ile karşı karşıyayız. Türkiye`deki devletin çivisi çıkmış durumda.”

“ANADOLU`DA KULLANILAN BİR DEYİMDİR, BURADAN ONLARA MALZEME ÇIKMAZ”

Karşımızda utanmaz, ahlaksız bir siyaset kurumu onun yanında basını var, medyası var, bakanı var. Bunların rezil bakanları var. Utanmaz adamlar, ‘Hanım Kız` Anadolu`da kadınları onura etmek, onlara değer vermek için söylenen bir söz. Biz bu tartışmadan memnunuz, ‘sürtük`ü, nereye koyacaklar, ‘çürük`ü nereye sokacaklar? Daha dün ‘sürtük` ve ‘çürük`e laf etmeyen utanmaz, ahlaksız, reziller; genel başkanımızın ‘Hanım Kız` deyiminden rahatsız oluyorlar. ‘Hanım kız` ne demek, hangi kötü lafı içeriyor, onu da bilmek istiyoruz. Küçük Hanımefendi ‘hanım kız` genel başkanımız hakkında suç duyurusunda bulunmuş. Bu Kavakçı ailesi maşallah devleti ele geçirmişler. Biri büyükelçi, biri milletvekili, biri moda danışmanı, biri Erdoğan`ın tercümanı…

Utanmadan bu deyim üzerinden Kemal Kılıçdaroğlu`na, Cumhuriyet Halk Partisi`ne yüklenmeye çalışıyorlar. ‘Hanım Kız` Anadolu`da kadına gösterilen değerin ifadesidir. Ama ‘sürtük` ve ‘çürük` ne diyorlar onu da merak ediyoruz. Bir rezil bakan, bir rezil medya düzeni, bir ahlaksız ‘Hanım Kız` lafından bile kötü söz çıkarmaya çalışan düzenle karşı karşıyayız. Ama biz biliyoruz ki AK Parti`ye, MHP`ye oy verenler ‘hanım kız` deyiminden rahatsız değil. Malatya ve Türkiye`nin sokaklarında ‘hanım kız` deyimi diye bir tartışma yok. Yeni bir gündem ve mağduriyet yaratarak, Hanım Kız` deyimi üzerinden rant sağlamaya çalışıyorlar. Ama oradan onlara malzeme çıkmaz. Hanım Kız` deyimi, bizim için değerli bir deyimdir. Anadolu`da da kullanılan bir deyimdir."