23 Aralık 2025 Salı

11:40   “ADALET İÇIN YÜRÜYORUZ: DİSK’IN ANKARA YOLCULUĞU ESKIŞEHIR’DE SES GETIRDI”   10:18   “MESKİ’DEN MEZITLI’YE ÇIFTE YATıRıM: İÇME SUYU VE ASFALT ÇALıŞMALARı EL ELE”   19:59   TOROSLAR’DA KıRSALA GÜVENLI ULAŞıM: DORUKLU MAHALLESI ASFALTLA BULUŞTU   19:50   “2,7 TRILYONLUK AÇıĞıN BEDELI HALKıN SıRTıNDA”   19:40   MÜSİAD BAŞKANı KAYAN: MERSIN EKONOMISI TÜRKIYE’NIN LOKOMOTIFI   19:29   “MERSIN BÜYÜKŞEHIR’DEN BALıKÇıLARA CAN SUYU: 772 KIŞIYE EKIPMAN DESTEĞI”   19:05   AKDENIZ’DE KıŞ BAKıMı: AĞAÇLAR GÜÇLENIYOR, TRAFIK GÜVENLIĞI ARTıYOR   15:37   DEM PARTI İMRALı HEYETI, CHP’YI ZIYARET ETTI... ÖZGÜR ÖZEL: “TÜRKIYE’NIN HEM TERÖRSÜZ TÜRKIYE HEDEFINI, HEM DEMOKRATIK TÜRKIYE HEDEFINI BIRLIKTE HAYATA GEÇIREBILECEK YARıNLARı UMUT EDIYORUZ”   15:35   DıŞIŞLERI BAKANı FIDAN, MILLI SAVUNMA BAKANı GÜLER VE MİT BAŞKANı KALıN, SURIYE CUMHURBAŞKANı ŞARA TARAFıNDAN KABUL EDILDI   15:34   LEYLA ZANA, “ABDULLAH ÖCALAN’A ÖZGÜRLÜK” MITINGINDE KONUŞACAK   15:31   İYİ PARTILI ÇÖMEZ: "AMERIKAN ADALET BAKANLıĞı EPSTEIN DOSYASıNDA TÜRKIYE’DEN KÜÇÜK KıZ ÇOCUKLARıNıN ISTISMAR ADASıNA GÖTÜRÜLDÜĞÜ YAZıYOR"   11:33   MERSIN OPERASı KAPALı GIŞE SEZONUNU “YENI YıL ŞARKıLARı” KONSERIYLE ZIRVEYE TAŞıYOR!   10:23   “TÜRKIYE DARALıRKEN AKDENIZ HAZıR GIYIM İHRACATTA REKOR KıRDı: %68 ARTıŞLA 45,6 MILYON DOLAR”   10:05   TARSUS’UN LEZZETLERI DÜNYA SAHNESINDE: FıNDıK LAHMACUN VE KAYNAR PROJESIYLE GASTRONOMI YOLCULUĞU   02:57   AKDENIZ’DE KıŞ BAKıMı: AĞAÇLAR GÜÇLENIYOR, TRAFIK GÜVENLIĞI ARTıYOR   12:30   “SEÇER’DEN DEMOKRASI VURGUSU: ‘TÜRKIYE HUKUK DEVLETI İSE HERKES ÖZGÜRCE KONUŞACAK’”   09:35   TÖMÜK’TE YERLI MALı HAFTASı: KADıN EMEĞI VE YÖRESEL LEZZETLER BÜYÜKŞEHIR’LE HAYAT BULDU   06:27   SANAT VE HAFıZA BULUŞTU: “KONUŞAN MEKTUPLAR” MERSIN’DE İZLEYICIYLE   17:10   MERSIN’DE KADıNLARıN HIKÂYELERI PERDEDE: 28. UÇAN SÜPÜRGE FESTIVALI BAŞLADı   15:58   “SILIVRI’DEN EDIRNE’YE: İMAMOĞLU’NUN MEKTUBU MILLET İRADESINI AYAĞA KALDıRDı”  
 
     
   

İZMİR TABİP ODASI, SEKRETERİNİ KORUMAYA ÇALIŞIRKEN KATLEDİLEN DR. AYNUR DAĞDEMİR`İ ANDI: “İSTANBUL SÖZLEŞMESİ`NDEN VAZGEÇMİYORUZ”


İzmir Tabip Odası, 19 Kasım 2015 tarihinde eşi tarafından şiddete uğrayan sekreterini korumaya çalışırken katledilen Dr. Aynur Dağdemir`i andı. Alsancak Nevvar Salih İşgören Hastanesi önünde düzenlenen basın açıklamasında konuşan Prof. Dr. Münevver Kaynak, “Kadınlar güpegündüz kamu kurumlarında, yaşatmak için gittikleri iş yerlerinde katlediliyor. Sağlığın ve yaşamın korunması için hizmet üretilen ve güvenli olması gereken sağlık kurumları, günümüzde eli silahlı erkek faillerin kolayca girip çıktığı, özellikle kadın sağlık çalışanlarına yönelik tacizden cinayete her tür şiddet eylemini gerçekleştirebildiği ortamlara dönüşmüştür. Kadını ve kazanılmış haklarını yok sayan, sahiplenilmesi gereken bir mal gibi gören, kadın düşmanı erkek egemen politikalar, alınmayan koruyucu önlemler, işletilmeyen düzenleyici mekanizmalar ve cezasızlık politikaları hayatımızın her alanını kuşatmaya devam ediyor” diye konuştu.

 

Tarih : 20 Kasım 2023 Pazartesi 13:46   Okunma : 440

HABER: SULTAN EYLEM KELEŞ – KAMERA: KERİM UĞUR

İzmir Tabip Odası, 19 Kasım 2015 tarihinde eşi tarafından şiddete uğrayan sekreterini korumaya çalışırken katledilen Dr. Aynur Dağdemir`i andı. Alsancak Nevvar Salih İşgören Hastanesi önünde düzenlenen basın açıklamasında konuşan Prof. Dr. Münevver Kaynak, “Kadınlar güpegündüz kamu kurumlarında, yaşatmak için gittikleri iş yerlerinde katlediliyor. Sağlığın ve yaşamın korunması için hizmet üretilen ve güvenli olması gereken sağlık kurumları, günümüzde eli silahlı erkek faillerin kolayca girip çıktığı, özellikle kadın sağlık çalışanlarına yönelik tacizden cinayete her tür şiddet eylemini gerçekleştirebildiği ortamlara dönüşmüştür. Kadını ve kazanılmış haklarını yok sayan, sahiplenilmesi gereken bir mal gibi gören, kadın düşmanı erkek egemen politikalar, alınmayan koruyucu önlemler, işletilmeyen düzenleyici mekanizmalar ve cezasızlık politikaları hayatımızın her alanını kuşatmaya devam ediyor” diye konuştu.

İzmir Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu, 19 Kasım 2015 tarihinde eşi tarafından şiddete uğrayan sekreterini korumaya çalışırken katledilen Dr. Aynur Dağdemir`i anmak ve “Kadına yönelik şiddete son, yaşamlarımızdan vazgeçmiyoruz” demek için Alsancak Nevvar Salih İşgören Hastanesi önünde bir araya geldi. Kadınlar sık sık “Kadın, yaşam, özgürlük”, “Güvenli iş yeri istiyoruz” sloganları attı.

Komisyon adına basın açıklamasını okuyan Prof. Dr. Münevver Kaynak, şunları söyledi:

“ACIMIZ VE ÖFKEMİZ HALA TAZE”

“Sekiz sene önce 19 Kasım`da meslektaşımız, kız kardeşimiz Dr. Aynur Dağdemir eşi tarafından şiddete uğrayan sekreterini korumaya çalışırken; Mirabal kardeşler ise 25 Kasım 1960`ta Dominik Cumhuriyeti`nde Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele verirken katledildi. Bu nedenle kolumuz 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü`nü Dr. Aynur Dağdemir`e adamıştır. İki gün de kadına yönelik şiddete karşı mücadelemizin sembolleşen günleridir. Acımız ve öfkemiz hâlâ taze, mücadelemiz ise sonsuz. Onların hikâyesi mücadeleleri ve cesaretleri bizlere umut ve ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

“SAVAŞ SIRASINDA EN BAŞTA KADINA YÖNELİK SUÇLAR ARTTI”

Kadına karşı şiddet, kadın hakkı ihlalleri farklılıklar gösterse de dünyanın tüm bölgelerinde sınır ve sınıf ayrımı olmaksızın devam ediyor. Dünyanın birçok ülkesinde çok zor ve uzun mücadeleler sonucu elde edinilmiş kazanımlar elimizden alınmaya çalışılıyor. Polonya`da kürtaj yasağının çıkışı, ülkemizde İstanbul Sözleşmesi`nden çekilme kararı alınışı kazanımlara saldırıların örneklerinden. Patriyarkal kapitalizmin yarattığı krizlerin ortaya çıkardığı savaş, afet, pandemi, kıtlık, deprem ve diğer krizlerin faturaları dünyanın her coğrafyasında farklı biçimlerde en acımasız haliyle yaşanmaya devam ederken; ilk önce kadınları ve çocukları hedef alıp, en ağır bedelleri onlara ödetirken, ilk onların yaşam hakkını elinden alıyor. Ülkemizde yaşanan deprem felaketi, öncesinde pandemi, Suriye ve Ukrayna-Rusya savaşları, İsrail`in Filistin işgali kadınların ve çocukların yaşamlarının elinden alındığı, göç etmek zorunda bırakıldığı, patriyarkanın güçlendiği krizler oldu. Savaş sırasında en başta kadına yönelik suçların arttığını, kadın bedeni üzerinden savaş politikası sürdürüldüğünü biliyoruz bu nedenle barış talebimizden vazgeçmiyoruz.

“DEPREM FELAKETİ SONRASI BAKIM YÜKÜ EN ÇOK KADINLARIN ÜZERİNE KALDI”

Pandemiyle kadınların ev içi bakım yükü, ayrıca kadınlara yönelik ev içi şiddet arttı, deprem sonrası ise aynı sorunları bir de evsiz kalarak barınma sorununun eklenmesi ile katlanarak yaşadılar. Cinsel şiddete uğrama oranları, hastalıklar ve depresyonlar tırmandı. Pandemide ekonomik kriz işten çıkarılmaları arttırdı ve çalışma hayatından ilk önce gözden çıkarılanlar ev bakım yükü veya işveren tercihi nedeniyle kadınlar oldu, eşitsizlikler derinleşti. Deprem felaketi sonrası yine bakım yükü en çok kadınların üzerine kaldı, yıkılmış şehirlerdeki temel insan ihtiyaçlarının hala giderilmemesinden kaynaklı sorunlarla hâlâ en çok kadınlar boğuşuyor.

“KADINLAR GÜPEGÜNDÜZ KAMU KURUMLARINDA, İŞYERLERİNDE KATLEDİLİYOR”

Sağlıkta dönüşümün yarattığı krizin faturasını öderken de pek çok kadın meslektaşımızı görev başındayken yitirmeye devam ediyoruz. Son bir yılda erkek şiddeti nedeniyle kaybettiğimiz sağlık çalışanı kadınlar; Ömür, Melek, Emine ve Ayfer… Kadınlar güpegündüz kamu kurumlarında, yaşatmak için gittikleri iş yerlerinde katlediliyor. Sağlığın ve yaşamın korunması için hizmet üretilen ve güvenli olması gereken sağlık kurumları, günümüzde eli silahlı erkek faillerin kolayca girip çıktığı, özellikle kadın sağlık çalışanlarına yönelik tacizden cinayete her tür şiddet eylemini gerçekleştirebildiği ortamlara dönüşmüştür. Kadını ve kazanılmış haklarını yok sayan, sahiplenilmesi gereken bir mal gibi gören, kadın düşmanı erkek egemen politikalar, alınmayan koruyucu önlemler, işletilmeyen düzenleyici mekanizmalar ve cezasızlık politikaları hayatımızın her alanını kuşatmaya devam ediyor. Güvenli çalışma alanları ve sağlıkta şiddete karşı göstermelik adımlar dışında önlemler alınmıyor. Sağlıkta şiddetin son bulacağı politikalar üretilsin ve uygulansın istiyoruz.

“ İSTANBUL SÖZLEŞMESİ`NDEN VAZGEÇMİYORUZ”

Ülkemizde her gün ortalama üç kadın kocası, birlikte yaşadığı erkek veya aile bireylerinden başka bir erkek tarafından baskı, işkence ve zulme boyun eğmemeye karar verdiği için katlediliyor. Toplumumuzda, her alanda yükselen iktidar politikaları ile tırmandırılan şiddet sarmalı maalesef ki günlük hayatta temel dil olmuş durumda. Bu şiddet ortamı hem özel alanda hem de kamuda kadınlara yönelik şiddeti körüklemeye devam ediyor. Patriyarka, kapitalist, faşist, muhafazakar yönetimler ile devamlılığını kadınları tahakküm altında tutarak sağlayacağına inandığı sürece kadın hareketi güçlenerek, kendini sürekli yenileyerek yükselerek en güçlü cevabı verecektir. Cinsiyet eşitliğinin inşa edilmediği, erkek şiddetinin çözülmediği bir dünyada eşitlikten, özgürlükten bahsedilemez. Mahsa Amini`den, Dr. Aynur Dağdemir`den aldığımız cesaretle kadına yönelik şiddete karşı mücadeleye devam edeceğiz. İstanbul Sözleşmesi`nden vazgeçmiyor, 6284 sayılı kanunun etkin uygulanmasını istiyoruz!”

 

Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

  GÜNCEL HABERLER

 
  FLAŞ HABER
   
 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinerji.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA