Aynı kentte yaşıyor,aynı kentin ekmeğini yiyor,suyunu içiyorsun ama kent için bir şeyler yapmaya gelince yan çiziyorsun; yapmak isteyenlerin de yoluna taş koyuyorsun; bunun adına da politika diyorsun.
Redçilerden söz ediyorum elbet.
Belediye meclislerinde sayıca üstünlüğü elinde bulunduranlar, özellikle iktidar partili ve onun koltuk değnekliğini yapanlardan.
Hangi akla, hangi mantığa, hangi insanlığa sığar bu!
Bu, Ankara'da. böyle,İstanbul'da,Adana'da,Antalya'da,İzmir'de böyle.
Mersin'de de böyle.
CHP'li Belediye kenti daha yaşanabilir,gezilebir yapabilmek için birbirinden güzel projeler için borçlanmak istiyor, olmaz, diyorsun.Ulaşımı rahatlatmak için metro diyor, yok, diyorsun...
Sözüm ona olması, yapılması kent için elzem olan, güzel olan her şeyi engellemeyi vazife biliyorsun. Elini taşın altına koymadığın gibi yapmaya çalışanları engellemek için elinden geleni yapıyorsun.
Niçin?
Niçini ortada:
Elini vicdanına koymuyorsun,aklınla karar veremiyorsun, bağımsız, özgür düşünemiyorsun,iplerin başkalarının elinde de ondan.
Çok sığ bir düşünce, sığ bir politika.
'Yaptırtmadık' diyemeyeceksin ' yapamadılar' diyeceksin ve gelecek seçimlerde o kentin seçmeninden oy devşireceksin; halk nasıl olsa bunu da yutar diyeceksin.
Nafile.
Böyle düşünmenin, böyle hareket etmenin ne denli yanlış olduğunu, geri teptiğini bu kentte yaşayan herkes görüyor doğal olarak.
Her gün, her saat halkın arasında olan bir gazeteci olarak ben de görüyorum.
Yapılan bir anketin sonuçları konuşuluyor Mersinde günlerdir.
Yüzde kırk beşle tek başına Büyük şehir belediyesini alan Vahap Seçer'in oyları yüzde atmış bire yükselmiş.Yüzde on altı küsurluk bir tırmanış yani.
Durup düşünmek lazım.
Kentin temizliği gibi,ulaşımı gibi, suyu , çöpü gibi olmazsa olmazları bir kenara bırakalım da başarıyı getiren diğer etmenlere bir bakalım:
Her şeyden önce kenti ,kentliyi seviyor olmak, insanlar arasında ayrım kayrım yapmamak diyorum ben. Çalışacağı kadroyu iyi belirlemek, liyakatı önde tutmak.İnanç,kararlılık.
Pandami süresince yapılanlar ortada.
Bir yandan kendisi bir yandan ekibi.
Sanatta,kültürde,sporda, üretimde,yeşillendirmede daima çağdaş bir gelişme,ilerleme.
Gitmediği, kapısını çalmadığı yoksul evi kalmadı neredeyse. Ben oldukça, biz oldukça hiç kimse yatağına aç girmeyecek düşüncesi; her zaman sizinleyiz, yanınızdayız izlenimi.
Yol yoksa bir yol bulunur, o da yoksa yapılır diyen bir anlayış.
Kendini insana, insanlığa adama.
Seçer halk ittifakını oluşturmuş kısaca. Zekasıyla,kadir şinaslığıyla, çalışkanlığıyla,insanlığıyla.
Haktan,hukuktan yana olursan olacağı bu: Yükşeliş.
Kısacası Başkan Seçer Mersin'de Halk İttifakını sağladı...
Mersin izlemeye devam ediyor.