TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve beraberindeki heyeti Meclis`te ağırladı. Şentop, “İlk aşamada NATO`nun Madrid toplantısında Türkiye üyelik sürecine karşı çıkabilirdi ama bunu yapmadı. İyi niyetle, oluşturulan Üçlü Mutabakat`a güvenerek sürecin başlatılmasına ve devamına izin verdi. Ancak Türkiye`nin endişelerinin ve taleplerinin de tamamen haklı olduğunun altını bir kez daha çizmek isterim” dedi. Kristersson ise “Terörizmle daha kuvvetli savaşmamızı sağlayacak olan anayasa değişikliğimiz yıl bitmeden önce önünüze sermeyi de planlıyor olacağız. Tüm bu değişikliklerden sonra ortaya çıkacak olan yeni mevzuattan sonra, ‘Önümüzdeki aylarda somut adımlar göreceksiniz` demiştim. Önümüzdeki yılın başlarında terör örgütlerine katılım, her türlü katılımı yasaklıyor olacağız yeni mevzuatımız sayesinde” diye konuştu.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın daveti üzerine Türkiye`ye gelen İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve beraberindeki heyeti kabul etti. Heyetler arası görüşmenin basına açık bölümünde Şentop, şunları söyledi:

ŞENTOP: TERÖR ÖRGÜTLERİ VE UZANTILARININ FAALİYETLERİNE SON VERİLMESİNİ BEKLİYORUZ

“İsveç ve Finlandiya`nın NATO üyelik başvuruları sonrasında parlamento başkanları olarak 7 Eylül 2022 tarihinde çevrimiçi üçlü uzun bir görüşme yapmıştık. Son olarak, yine 24 Ekim 2022`de Zagreb`de Kırım Platformu 1.Parlamenter Zirvesi marjında Sayın Norlen ve Finlandiya Parlamentosu Birinci Başkanvekili ile ortak bir toplantı gerçekleştirdik. Hükümetinizin Üçlü Mutabakat Muhtırası ile altına imza atılan taahhütlerle bağlı olduğuna dair açıklamaları memnuniyetle takip ediyoruz. Muhtıradaki kayıtlı taahhütler açık ve nettir. Muhtıra bize bir yol haritası sunmaktadır. Bu yol haritası üzerinde ilerleme sağlanan alanlar mevcuttur. Biz bunları olumlu buluyoruz. Örneğin, savunma sanayi alanındaki kısıtlamaların kaldırılması, Meclisimizin İsveç`in NATO üyeliğine dair değerlendirmesi de olumlu olarak yorumlanmaktadır. Ancak kabul etmek gerekir ki, daha atılacak adımlar var. Özellikle terörle mücadele alanında somut ve sonuç alıcı adımlara ihtiyaç var.

PKK, PYD, YPG, FETÖ, Fethullahçı Terör Örgütü ve DHKPC`nin ülkenizdeki propaganda, finansman ve eleman devşirme faaliyetleri devam etmektedir. İade taleplerimiz konusunda da bir ilerleme maalesef sağlanamamıştır. Somut adımlar atılarak bu terör örgütleri ve uzantılarının faaliyetlerine son verilmesini bekliyoruz.

Meclisimiz, 40 yıldan fazla bir zamandır teröre on binlerce kurban veren bir halkın temsilcisidir. Parlamentodaki her milletvekilimizin ya ailesinde ya yakın çevresinde ya da muhakkak seçmenler arasında teröre kurban verilmiş birileri vardır. FETÖ`nün kalkıştığı darbenin Meclis binamızda yol açtığı yıkımı bizzat sonra birlikte göreceğiz. İlgili kurumlarımızın hem Finlandiya`nın katılımıyla üçlü düzeyde hem de ikili olarak bir araya gelerek Muhtıra`da yer alan konularda çalışmalar yaptığını biliyorum. Bu çalışmaların somut sonuçlar getirmesini bekliyoruz. Meclisimiz onay sürecinde Üçlü Muhtıra`daki taahhütlerin yerine getirilip getirilmediğini değerlendirecektir.

“TÜRKİYE, İSVEÇ VE FİNLANDİYA`NIN ÜYELİĞİNE PRENSİP OLARAK OLUMLU YAKLAŞIYOR”

Türkiye, NATO`nun genişleme politikasına olumlu yaklaştığı gibi, İsveç ve Finlandiya`nın üyeliğine de önyargısız ve prensip olarak olumlu yaklaşmaktadır. Bunu tutumumuzla da gösterdik. Daha ilk aşamada NATO`nun Madrid toplantısında Türkiye üyelik sürecine karşı çıkabilirdi ama bunu yapmadı. İyi niyetle, oluşturulan Üçlü Mutabakat`a güvenerek sürecin başlatılmasına ve devamına izin verdi. Ancak Türkiye`nin endişelerinin ve taleplerinin de tamamen haklı olduğunun altını bir kez daha çizmek isterim.

Siz ülkenizin güvenliğini güçlendirmek için NATO`ya üye olmak istiyorsunuz. Türkiye olarak biz de tam da bu sebeple NATO üyesiyiz. Bugünün dünyasında, birleşik kaplar misali, bir ülkenin güvenliği başka ülkenin güvenliğinden geçmektedir. Özellikle NATO ittifakı söz konusu ise müttefikler kendi güvenliklerini diğerinin güvenliği ile eş tutmalıdır. İsveç`in güvenliğinin, Türkiye`nin güvenliğinden geçtiğini unutmak bir tezat teşkil eder. NATO konusunda, Türkiye`nin ayrıcalıklı konumunu da hatırlatmak isterim. Türkiye, NATO`nun en büyük iki askeri gücünden biridir ve 70 yıldır NATO`yu ayakta ve güçlü tutan iki ülkeden biridir. Birçok Avrupa ülkesi gibi, NATO içinde güvenlik desteği alan değil, sembolik katkısı olan değil, güvenlik desteği veren bir ülkedir. Bu sebeple, NATO içinde sözü ve kararı en önemli ülkelerin başında gelmektedir.

Türkiye olarak iyi niyetimiz geçerlidir. Zat-ı âlinizin olumlu, sıcak ve iş birliğine değer veren yaklaşımı önemlidir. Olumlu, somut adımlarla kısa zamanda sonuçlanacağını ümit ediyorum.”

KRISTERSSON: PARTİMİN GRUP LİDERİ, TÜRKİYE DOSTLUK GRUBU`NUN OLUŞTURULMASI İÇİN GİRİŞİMLERDE BULUNMAYA BAŞLADI

Kristersson ise şunları söyledi:

“Parlamentodaki partimin grup lideri, Türkiye Dostluk Grubu`nun oluşturulması için parlamentomuzda ilgili girişimlerde bulunmaya başlamıştır.

Şunu çok içten bir şekilde dile getirmek isterim ki, sizin de ifade etmiş olduğunuz üzere İsveç NATO`ya üye olmak istiyor. Çünkü kendi ulusal güvenliğini iyileştirmek, arttırmak istiyor. Ama diğer taraftan da güvenlik sağlayıcısı da olmak istiyor.

Özellikle yeni hükümetimizin daha sıkı ve somut bir tavır sergileyeceği bir alandan bahsetmek isterim. Bu hükümetin başlıca amaçlarından bir tanesi suçla savaşmak, hatta organize suçla savaşmak. Organize suç ile terörizm arasındaki bağlantıyı bulup koparmaya çalışmak olacaktır.

“ÖNÜMÜZDEKİ YILIN BAŞLARINDA TERÖR ÖRGÜTLERİNE KATILIMI YASAKLIYOR OLACAĞIZ”

Bu bağlamda, çeşitli siyasi adımların atılacağını söylemek mümkün olacaktır. Özellikle yıl bitmeden önce iki tane adımımız olacak. Bunlardan ikincisini atıyor olacağız. Anayasa değişikliğinden bahsediyorum. Terörizmle daha kuvvetli savaşmamızı sağlayacak olan anayasa değişikliğimiz yıl bitmeden önce önünüze sermeyi de planlıyor olacağız. Tüm bu değişikliklerden sonra ortaya çıkacak olan yeni mevzuattan sonra, ‘Önümüzdeki aylarda somut adımlar göreceksiniz` demiştim. Özellikle önümüzdeki yılın başlarında terör örgütlerine katılım, her türlü katılımı yasaklıyor olacağız yeni mevzuatımız sayesinde. Bu mevzuat geldikten sonra emniyet güçlerimizin eli kuvvetlenmiş olacak. Çünkü ilgili kimselere yönelik daha kolay soruşturma başlatabilecekler. Bu insanların ülkeyi terk etmeleri konusunda da daha rahat karar alabilecekler yılbaşından sonra.

İsveç`te de şöyle bir kanı oluştu, bizler biraz hafife almışız bu durumu. İsveç`te yaşayıp da PKK terör örgütüyle bağlantısı olan insanların, İsveç`e zarar verme gibi bir amaçları olmayabilir ama Türkiye`ye zarar verme amaçları ve niyetleri olduğunu çok da anlayamamışız. Hafife almışız. Bunu çok daha iyi anlıyoruz şu anda. Yeni yasal düzenlemeler sayesinde suçla daha iyi mücadele edebileceğiz ve bu tür insanların Türkiye`ye zarar verme niyetleriyle ülkeye girmesini de engelleyebileceğiz.”

Görüşmenin ardından Kristersson, 15 Temmuz`da bombalanan alana karanfil bıraktı. Şentop ile Genel Kurul salonunu gezdi.