GENÇAĞA KARAFAZLI

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve  İstanbul Milletvekili Selim Temurci, yerel seçimde ittifakla ilgili “Önümüzdeki süreçte de inşallah iş birlikleri olacak, çünkü mevcut mevzuata göre artık yerel seçimlerde bir ittifak söz konusu değil partilerin işbirliği olabilir, il bazlı ilçe bazlı belde bazlı bu iş birlikleri yaşanabilir” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Selim Temurci, dün Rize İl Başkanlığı`nda basın toplantısı yaptı. Temurci`ye Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Hasan Uzun ve İl Başkanı Osman Civelek eşlik etti. Temurci, şunları söyledi:

"KORKMADAN KONUŞAN BİR TÜRKİYE İSTİYORUZ"

"Şu anda Türkiye genelinde illeri dolaşıyoruz. Sokaktayız, esnafla konuşuyoruz, öğrencilerimizle sohbet ediyoruz. İktidara oy vermiş arkadaşlarımızı, kardeşlerimizi, bildiklerimizi bazen onları da davet ederek onlarla da hasbihal ediyoruz. Biliyorsunuz bürokraside çok büyük değişiklikler oldu. Valiler, kaymakamlar değişti, onları ziyaret ediyoruz. Bazen belediye başkanlarımızla oturuyoruz şehrin sorunlarını konuşuyoruz sonuçta ülke bizim diyoruz. Ülke hepimizin mutlaka konuşmamız gerekiyor konuştukça ve birlikte oturup bazı konuları istişare ettikçe belki önümüzü açarız. Korkmadan konuşan bir Türkiye`yi istiyoruz. Demokrasimizin gücü özgürlüklerimiz, hukuk devleti medyanın bağımsızlığı ve bu ülkede hala demokrasi var dedirtebilme adına milletin vekilleri olarak sokaktayız büyük bir mücadelenin içindeyiz."

"İTTİFAK DEĞİL PARTİLERİN İŞ BİRLİĞİ OLABİLİR"

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Temurci, “Yerel seçimlerde yeniden ittifak yapacak mısınız` sorusuna şu şekilde yanıt verdi:

"Biz şu anda doğrusunu söylemek gerekirse önümüzdeki ilk sınavımız olan, ilk seçim sınavımız olacağına inandığımız yerel seçimlerle ilgili olarak ben böyle bir dönemin, önümüzdeki süreçte de inşallah iş birlikleri olacak, çünkü mevcut mevzuata göre artık yerel seçimlerde bir ittifak söz konusu değil partilerin işbirliği olabilir, il bazlı ilçe bazlı belde bazlı bu iş birlikleri yaşanabilir. Türkiye`de parlamenter modelle ilgili olarak o 6`lı masa kurulmadan parlamenter sistemle ilgili çalışmayı tamamlayıp o 6`lı masa kurulmadan önce 6 siyasi parti ile görüşen ve o masanın kurulmasında emin olan bir siyasi hareketiz ve o parlamenter modelle ilgili yapılan çalışmanın koordinatörlüğünü de bu kardeşiniz yaptı. Dolayısıyla bugün parlamentonun güçlü olması çok kıymetli elbette isterdik. Genel başkanlarımızda o parlamentoda olsun parlamentosu güçlü olmayan bir sistem aslında bu ülkeyi son 5-6 yılda nereye getirdi hepimiz şahidiz.

"MİLLETİN HAYRI İÇİN AKP İLE DE OTURUP KONUŞURUZ"

O parlamenter sistemle ilgili 6 siyasi parti henüz imza atmadan Gelecek Partisi bu modeli gidip hem Milliyetçi Hareket Partisi`ne hem de AK Parti`ye anlatmak istedik. Biz bu anlamda siyasetin düşman kampları üzerinden değil bu milletin güzelliği için bu milletin hayrı için yarın AK Parti ile de oturup konuşabiliriz, Milliyetçi Hareket Partisi ile de konuşabiliriz. Siyasette bu kamplaşmayı sonlandırmamız gerekiyor tek bir kırmızı çizgimiz var; kırmızı çizgimiz terördür. Bu ülkenin milli ve manevi değerlerini sorgulayan bu ülkenin toprak bütünlüğünü sorgulayan herkese karşı çok ciddi anlamda bir rezervimiz var o kapıları onlara kapatıyoruz."

"RİZE`DE SOKAĞIN GÜNDEMİ HAYAT PAHALILIĞIDIR"

Temurci, AKP Rize İl Başkanı Hikmet Ayar`ın yaş çay fiyatında artış yapılmasıyla ilgili “Böyle bir ihtiyaç yoktur” sözlerini de değerlendirdi. Temurci, şunları söyledi:

"Eğer burada şu söyleniyorsa; çay fiyatını yenilemeye yeniden gözden geçirilmesine gerek yoktur deniliyorsa ya Rize`de sokağa hiç inilmiyor ya çay nedir bilinmiyor. Hakikaten yani bunu söylemek çok doğru değil yanlış bir şey. Elbette ben şuna da inanıyorum yani meselemiz sadece çay meselesi değil ki ben şu anda Rize`de kiralar 8-10 bin lira. Bir zamanlar biz çay simit hesabı yaparken bu abiler belki siyasetin içinde bu kadar yoktu onun için siyasetin bence en büyük olması gereken sorumluluğu sokağın gündemini siyasetin merkezine taşımaktır. Şu anda Rize`de de Türkiye`de de sokağın gündemi hayat pahalılığıdır, zamlardır, barınma problemidir, gençlerin yurt problemidir. O çaylıklardan neler yaşandığını bilen biriyim, içinizden biri olarak söylüyorum."

"KUTSAL KİTABIMIZI KULLANARAK NAS DİYEREK BUNLARI YAPTILAR"

Hazine ve Malliye Bakanı Mehmet Şimşek`in çalışmaları konusunda konuşan Temurci, şu ifadelere kullandı:

"Bir inat uğruna ekonomiyi mahvettiler. Dünyada faizler yükselirken Türkiye`de faizler yüzde 20 iken bir anda faizleri aşağı çekip ve enflasyon ülkede artarken bunu yaptık. Bizim kutsal kitabımızı kullanarak nas diyerek, o nas`ın içerisinde istişare var, üretilen malın eşit paylaşımı var, açlığın önünün nasıl alınacağı var. Bunların hiçbir tanesini yapmayacaksınız üretim ve yatırım iklimini bu ülkede oluşturmayacaksınız, üretim ve yatırımın adı ülkede demokrasi ve hukuktur, özgürlüklerdir siz bunlarla ilgili gerekenleri yapmayacaksınız, faiz sebep enflasyon sonuç diyeceksiniz. Kur korumalı mevzuat geldiğinde Nebati bey bizim arkadaşımız birlikte siyasette yaptık ona da zulüm oldu, Türkiye`ye de zulüm oldu.

"MEHMET ŞİMŞEK VE EKİBİNE ALLAH YARDIMCI OLSUN"

İstanbul`da yaşayan bir kardeşiniz olarak söylüyorum; şu anda İstanbul`daki gençler ranza satın alıyorlar, ranzaya 3-4 bin lira para verilip evlerde ranza satın alınıyor. Artık çocukların kalacağı yer yok böyle bir ortamda bu topraklardan ümidini kesen gençlerin yaşadığı bir ülkede milletvekili olarak omuzlarımızda ne büyük bir sorumluluk olduğunu farkındayız. İnşallah el birliğiyle doğruları söylemeye devam edeceğiz ve inşallah ümit ederim ki yerel seçim bir dönüm noktası olur. Türk demokrasisinde muhalefet de birbiriyle uğraşmayı bırakıp milletin meseleleriyle uğraşmaya odaklanır. Ben Mehmet Şimşek`in başarılı olmasını en az onun kadar istiyorum. Allah muhafaza Lütfü Elvan`ın Naci Ağbal`ın başına gelenler bu arkadaşlarında başına gelirse Türkiye de daha farklı durumlarla karşı karşıya kalabileceğimizi düşünüyorum.

"KILIÇDAROĞLU`NUN ÇOK BÜYÜK GAYRETLERİ OLDU"

Bakın bu ülkede Kemal Kılıçdaroğlu Bey çok çok büyük gayretleri oldu, takdir ettik. Eğer çıkıp `Ben 28 Şubat`ta yapılanlarla ilgili olarak helalleşmek istiyorum` diyorsa ve bize elini uzatıyorsa işte biz Millet İttifakı`nda bulunduğumuz sürede dedik ki `ya Türkiye`de artık bu tartışma bitsin`. Neydi bu tartışma; kardeşim burada benim milli değerlerim üzerinden ben ötekileştirilmeyeyim, birilerini birileri de beni ötekileştirmesin. Peki ne oldu? Beka denilerek bayrak denilerek şu denilir ki bunlar bizim hepimizin ortak değerleri orada bir kutuplaşma meydana getirildi. Bir başka kutuplaşma nerede getirildi; dinde getirildi, inancımızda getirildi. Bizim milli ve manevi değerlerimizin siyasete alet edilmemesi ve sadece ve sadece bu toplumda doğrular üzerinden ve bu toplumun milletin istekleri üzerinden bir siyaset yapmamız lazım. Eğer bunu başaramazsak açık ifade edeyim milli ve manevi değerleri kullananlar bugün a şahsıdır yarın b şahsı  olur ama sonuçta bu değerleri kullananlar kendi haramlarını meşrulaştırmak için dinimizi, imanımızı, milliyetimizi her türlü şeyi kullanarak yollarına devam ederler buna birilerinin dur demesi lazım."